-Pekala evlat, gerçek eğitime başlama zamanı. İlk önce, bedeninde herhangi bir değişiklik hissediyor musun?
Alfred acı sersemi olduğu için kendinden tam emin değildi fakat bildiği bir şey vardı. Bedeninden aldığı his... Boşluk gibiydi. Sonu olmayan bir kuyu, asla durmayan, giderek hızlanan bir tren gibi. Herhangi bir cevap veremedi fakat bedeninin farklı olduğunu biliyordu.
-Tahmin etmeliydim. Açıklamama izin ver. Bedenindeki genişleme gücü bir anda açıldığı için bedenin daha bu güce adapte olamadı. O yüzden bedenini savaş ortamına adapte etmemiz lazım. Bunun en iyi yolu, savaşmak tabi ki.
Eğitimci biraz esneme haraketi yaptı ve garip bir savaş pozu aldı. Eliyle Alfred'e 'gel' işareti yaptı. Alfred'in kemiklerinin daha da güçlendiğini fark etmişti, bu yüzden fazla hasar alacağını düşünmüyordu. O da pozisyon aldı ve aldığı pozisyon dövüş stili değil, koşu pozisyonuydu.
-Evlat, sana kimse nasıl savaşacağını öğretmedi mi? Seninle çok i-
Eğitimcinin beklemediği bir anda Alfred yerinden kayboldu, ve daha savunmaya geçemeden çenesine sert bir tekme yedi. Önceden Alfred'i çok kolaylıkla yene bilecekken, şimdi ona sert bir tekme indirdi. Eğitimci çenesini kontrol etti, kırılmamıştı. Gevezeliğin herhangi bir faydası olmayacağını anladı ve bu sefer öncekinden daha dikkatli bir şekilde pozisyon aldı. Alfred bu sırada yerinde zıplıyor, bacaklarını açıyordu. Tekrardan koşu pozisyonunu aldı. Eğitimci Alfred'in aynı haraketi tekrar denemeyeceğini biliyordu, bu yüzden ne yapacağını bilmiyordu. Alfred tekrardan bir anda gözden kayboldu ama bu sefer eğitimciye saldırmak yerine, onun sağına doğru atıldı. Bir atılma ile daha eğitimciye sert bir darbe geçirecekken... Eğitimci tam zamanında tekmeyi iki koluyla durdurmayı başardı. Alfred zaman kaybetmeden eğitimciye seri yumruklar atmaya başladı. Eğitimci yumruklardan hafif adımlarla kaçıyordu ama hiç karşılık vermiyordu. Alfred bu işin bir yere çıkmayacağını anladı ve gözü ile eğitimcinin adım haraketlerini ezberledi. Geri çekildi, ve bu sefer açık bir pozisyon aldı. Eğitimci kolunu biraz gerdi ve yavaş adımlarla Alfred'e yaklaştı ve yerinden bir anda zıpladı. İlk önce Alfred ondan üç tane gördü, ve afalladı. Fakat son anda gerçek olanı görerek, tıpkı onun gibi hafif adımlarla kaçtı. Karnına bir yumruk atacakken elinden bir patlama ortaya çıktı. Eğitimci ileriye doğru uçtu, fakat kendini durdurmayı başardı. Alfrede baktığı zaman, Alfred'in sağ kolu yanıyordu. Alfred tekrar pozisyon aldı, fakat eğitimci Alfrede durmasını söyledi.
-Eğitim bu kadardı evlat. Sana öğretmem gereken başka bir şey yok.
Alfred bir an afalladı. Neydi bu şimdi? Tam da gücünü bulmuşken, bir anda duruyor muydu? Hiç bir şey anlamıyordu.
-Neden? Neden şimdi duruyoruz? Diğer 3 element tipini bile bilmiyorum. Onu bir kenara bırak, Genişleme gücünü bile kullanamıyorum. Beni bir anda eğitiyorsun ardından da eğitimi ortada bitiriyor musun?
-Sakin ol evlat. Diğer element tipleri, zamanla vücudunda oluşacak. Biraz zaman vermen lazım. Şimdi burada diğerlerinin de çıkmasını beklersek, zamanı çöpe atmış oluruz. Onun dışında, Genişleme gücünü kullanmayı zaten kendin çözdün. Benim Hafif Adım tekniğimle son saldırımdan kaçtın, unuttun mu?
Alfred bir şey diyemedi. Sadece, çaresizce eğitimciye baktı.
-Peki şu an ne yapmam lazım? Nasıl daha da güçlü olabilirim?
Eğitimci Alfred'e içinde altın olan bir kese attı.
-Başka bir şehre git, ve orduya katıl. Orduda farklı insanlarla karşılaşıp onların tekniğini kopyalayarak güçlenebilirsin. Sana öğretmem gereken başka bir şey yok.Ben bana kalan görevi yerine getirdim. Potansiyelini ortaya çıkardım. Güçlenmek senin işin.
Eğitimci büyüyü ortadan kaldırdı ve farklı bir yöne doğru gitmeye başladı. Fakat bir anda durdu ve Alfrede dönerek:
-Bol şans evlat. Buna ihtiyacın olacak. Sana bir tavsiye vermem gerekirse, Boşluk stili ve Gerçek Doğa stilinden uzak dur. Tabi ki ölmek istemiyorsan.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..