Meşhur O.Ç abinin dükkanının önündeki Amerikan bara oturmuş nohut pilav yiyordum. Berke de hemen yanımda oturmuş bana eşlik ediyordu.
“Birisi geliyor,” dedi Berke. Ben de farkındaydım.
“Biliyorum. Şimdilik bekleyelim.”
Gecenin bir yarısı, Fuyuki gibi küçük bir şehrin dışlarında bulunan bu dükkana hiç kimse gelmezdi. En azından son birkaç günde geceleri başka hiç kimseyle karşılaşmamıştık. Bu sebeple birilerinin yaklaşıyor olması, bizi alarma sokmaya yeterliydi.
Kısa bir süre sonra yanıma tanıdık bir sima oturdu.
“Rahip...”
“Görünüşe bakılırsa genç efendi varlığımı hissetmiş,” dedi Kirei Kotomine. Herhangi saldırgan bir niyet hissetmediğim için yaklaşmasına ve yanıma oturmasına izin verdim.
Kirei Kotomine, Berke ve benim pilavlarımızı bitirmemiz için bekledi.
“Ee? Ne istiyorsun?”
“Sizi birisiyle tanıştırmak istiyorum,” dedi Kirei. Hemen ardından, başka birisi dükkanın perdelerini hışırdatıp içeri girdi.
Kafamı çevirip baktığımda, gözüme 1.70 boylarında, kırmızı saçlı, yirmili yaşlarında duran bir kadın takıldı. Takım elbise giymiş olan kadın duygusuzca bana bakıyordu.
“Bu Bazett,” dedi Kirei, Bazett ona doğru bir bakış atınca konuşmayı bıraktı.
“Ben Bazett Fraga McRemitz.”
O nece be? Garip garip isimler...
“Ben Ab-”
“Abdullah Ziya,” diye cümlemi tamamladı Bazett. Ben de bu aceleciliğin sebebini anlamadığım için tek kaşımı kaldırdım.
“Öyleyse sadede gel,” dedim. Acelesi olan birini bekletmek gibi bir niyetim yoktu.
“Benimle takım ol.”
“?”
“Archer ve Saber ekipken onları yenmen imkansız. Berserker’ı da tek başına yenemezsin. Takım olmak ikimiz için de iyi olacaktır.”
…
Bu arkadaş ciddi mi?
Fikrim değişti.
“Oturmak ister misin?” diye sordum.
“Ne? Umm... Tamam
“Hayır.”
“Huh?"
Bazett’in ne dediğimi anlamasına vakit germeden masadan kalktım.
“Hayır. Sana ihtiyacım yok,” diye kestirip attım.
Ben ve Berke dükkandan uzaklaşırken, arkamdan hızlı ayak seslerinin yaklaştığını duydum. Elimi arkamda tutup üzerime doğru gelen yumruğu yakaladım.
“Sen kaşındın...”
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..