Üzerime doğru fırlayan on kılıcı daha farklı yönlere doğru savuşturdum. Açıkçası bu dövüş, zordan ziyade sinir bozucuydu. Benim gibi fiziksel bir dövüşçünün belli bir menzilde kalması oldukça normaldi.
Eğer ortalama bir yakın dövüşçü olsaydım zamanla enerjimi tüketir ve yorgunluktan ölürdüm. Tabii bu, arkasında neredeyse sınırsız manaya sahip bir destekçi bulunan ben için geçerli değildi.
“Melez! Oradan oraya koşturmayı bırak!”
“Gılgamış’ın annesini arıyorum HaHaHaHaHAhAhAHaHahAhAhAh”
Doğaüstü laf sokma yeteneklerim, Gılgamış’ın anlık olarak saldırmayı bırakmasını sağladı. Ben de bu vakti değerlendirip hızlıca üstüne fırladım. Ne yazık ki tam bu sırada, üzerime uzaklardan fırlatılmış bir kaya geldi. Ben de mecburen yön değiştirmek zorunda kaldım.
Tch...
Kafamı çevirdiğimde Berserker’ın, Archer ve Saber’ın ortak saldırılarına aldırış etmeyip üzerime doğru koştuğunu gördüm.
Nerden çıktı bu maymun?
İyi yanından bakarsak Saber ve Archer, Berserker’ı oldukça hırpalamış, çoktan birkaç canını almış gibi duruyordu.
“İşlerin ciddiye binme zamanı geldi...” Diye mırıldandım. Söylediklerimi duyan Gılgamış alayla güldü.
“Ciddileş bakalım melez! Kralına gücünü göster ki cennetime seni alabileyim.”
“Ne diyon be? Neyse...”
Berke’yle beraber yere indik ve gökyüzüne baktık. Berke’nin altın kaplı kasesi, sanki canlanmış gibi çırpınmaya, bir nabızla atmaya başladı.
Ben de dizlerime çöküp gözlerimi gökyüzüne kaldırdım ve vücudumdaki manayı hırçın bir şekilde etrafta döndürmeye başladım. Bu, civar bölgedeki bütün mananın bir fırtına haline bürünmesine sebep oldu.
Arkamda duran Berke, kollarını gökyüzüne açıp ağzını araladı.
“Ben, pilavımın nohutuyum,” dedi Berke. Bir anda her yer sessizleşti. Archer’ın yüz ifadesini merak ediyorum.
“Kase bedenim, tereyağı kanımdır,” diye devamını getirdim.
“Milyonlarca kase pilav ürettim.”
Sonsuz mana, vücudumda toplanıp etrafa sıçrarken Dünya’yı yakıp yıktı.
“Ne ketçaba bilinir,”
“Ne de mayonez koyulur,”
Berke’yle ruhlarımız birleşip büyümeye, ve Dünya’yı bir kenara ittirmeye başladı.
“Pilav yapmak için sonsuz acıya katlandık,”
“Yine de bu ağız, bir lokma pilav yemeyecek.”
“Böylece dedik ki...”
“Unlimited, Pilav WORKS..!”
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..