Bölüm 62 - İki Garip İnsan

avatar
5176 12

My Wife is a Beautiful CEO - Bölüm 62 - İki Garip İnsan


Çevirmen: Limon

 

 

 

Yang Chen'in arabasında oturan Li Jingjing, o günün hayatının en mutlu günü olduğunu hissetti.  Hatta üniversiteden mezun olduğu günden bile daha heyecanlı bir gündü.

 

Kızın yüzünde sürekli tatlı bir gülümseme vardı, bunu gören Yang Chen sustu kaldı.

 

‘’Bu kadar mutlu musun?’’ Yang Chen sormaktan kendini alıkoyamadı.

 

Li Jingjing ciddiyetle başını salladı, ‘’Ama sanırım Şef Jiang o kadar mutlu değil.’’

 

Yang Chen düşünceli bir şekilde Li Jingjing’i süzdü, gülmesini daha fazla tutamayıp ‘’Demek herşeyi biliyordun, buna rağmen bilmemezlikten geliyordun.’’

 

‘’Hehe.’’ Li Jingjing dudaklarını büzüp güldü ve ‘’Aslında hiçbir şey bilmiyordum, ama dikkatlice düşününerek büyük kardeş Yang’ın yaptığı bazı şeyleri çözdüm.’’

 

‘’Beni dinle, eğer Jiang Shuo ilerde sana zorbalık yaparsa veya sana her hangi bir zorluk çıkartırsa, bana söyleyeceksin. Tıpkı daha önce Chen ailesinin babası ve oğlununun icabına baktığım gibi, bununda icabına bakarım.’’ dedi Yang Chen ciddiyetle.

 

‘’Tamamdır, anladım büyük kardeş Yang.’’

 

Başından sonuna kadar, Li Jingjing Chen ailesi olayı hakkında birşey sormadı, ve kızın bu ince zekası Yang Chen’i şaşırttı. Aynı zamanda rahatlattı da, belki de bu kız onun düşündüğünden çok daha fazla şey biliyordu, fakat çoğu zaman onun hakkında endişelenip duran sıradan bir kız olarak davranmayı seçiyordu.

 

Li Jingjing’in evine geldiklerinde, Yaşlı Li ve karısı yürüyüşlerinden yeni dönmüşlerdi, Yang Chen ve Li Jingjing’i arabadan inerken görünce hayretler içerisinde kaldılar.

 

‘’Genç adam Chap! Zenginsin!’’ Yaşlı Li Yang Chen’in sürdüğü arabayı gördü, içinde bir hoşnutlukla şaşkınlığına engel olamayarak, ‘’Basit biri olmadığını biliyordum küçük Yang, ama olayların bu kadar çabuk değişeceğini hiç tahmin etmezdim. Önce işini değiştirdin, sonra tek tekerlekli arabanı dört tekerlekli arabayla değiştirdin!’’

 

Li teyze’nin gözüyse elinde çanta dolusu kıyafetle arabadan inen Li Jingjing’in üstündeydi. Meraklıca sordu, ‘’Jingjing, neden bu kadar çok kıyafet aldın? Kıyafetlerin çantası bile çok güzel duruyor, çok pahalı olmalılar, değil mi?’’

 

‘’Anne.....’’ Li Jingjing utanarak fısıldadı ve, ‘’Yang abi bunları benim için aldı.’’

 

Yaşı çift ilginç tepkiler verdi fakat mutluydular. Yang Chen’e olan karşı tutumları da oldukça ılımanlaşmıştı.

 

Li Jingjing ebeveynlerinin aklında ne olduğunu biliyordu, fakat Yang Chen’in evli olduğunu söyleseydi, bundan sonra Yang Chen’in yanına bile yaklaştırmazlardı. Bu yüzden çabucak çanta ve kıyafetlerini toplayarak eve doğru sıvıştı. Aceleden Yang Chen’e görüşürüz demeyi bile unuttu.

 

Yaşlı Li içtenlikle, ‘’Küçük Yang, Jingjing küçüklüğünden beri zor bir kızdı, alınma ona.’’

 

Yang Chen gülse mi ağlasa mı, ne diyip ne dese bilemedi. Bu sebepten yanlızca cömertçe başını öne eğdi. Böyle bir zamanda açıklama yapmak lüzumsuz olurdu ve sadece daha çok sıkıntı getirirdi.

 

Ona manevi oğulları gibi davranan yaşlı çifte veda ettikten sonra Yang Chen kendini boşlukta hissetti ve gönlü hüzünlendi. Arabayı sürerken, ‘’Bu buz kraliçesi Lin Ruoxi’yle tesadüfen tanışmasaydım da, Li Jingjing’le evlenseydim çok daha iyi olurdu. O anlayışlı ve erdemli biri.’’ diye aklından geçirdi.

 

Fakat karısının şuan hastane yataklarında yattığını düşününce, bu düşünceleri zihninden sürgün etti. Ne olursa olsun bu yolu ilk önce Lin Ruoxi ile yürümek zorundaydı, ama gelecek için konuşursak, kim bilir neler olur?

 

Ejderha Bahçesi’ne geri döndüğünde dışarısı soğumuştu bile, rüzgar ağaçların arasından ıslık çalıp büyük ve boş villayı oldukça huzurlu gösteriyordu.

 

Yang Chen kapıya doğru yürüyüp eve girmek üzereyken içerden kapıyı açan Wang Ma ile karşılaştı.

 

‘’Wang Ma, bu kadar geç mi gidiyorsun?’’ Yang Chen kafa karışıklığıyla sordu.

 

‘’Wang Ma hoşnut olmuştu, yüzünde bir gülücükle, ‘’Genç Usta, dönmüşsün, mükemmel zamanlama. Ben de hanımefendinin istediği kitapları hastaneye götürmeye niyetleniyordum. Hanımefendi iki hafta kadar toparlanmayı kabul etse de, kitapları okuması gerektiğini belirtti. Belki Genç Usta’da benimle gelir? Hanımefendi çok memnun olurdu.’’

 

‘’Mutlu olduğunu kimse iddia edemez’’.... Yang Chen içinden geçirdi, ardından, ‘’Wang Ma, zaten çok geç oldu, dinlenmeye çekilmeye ne dersin? Kitapları ben götürebilirim.’’

 

Wang Ma çiftin beraber özel olarak vakit geçirmek istediğini düşündü, daha fazla konuşmadı. Bir torba dolusu kitabı Yang Chen’e verdi ve eve döndü.

 

Eve daha yeni dönen Yang Chen, Zhong Hai hastanesine doğru yola koyuldu.

 

Yarım saat sonra, Lin Ruoxi’nin odasına vardığında odanın ışıkları hala yanıyordu, Lin Ruoxi odada tek olmasa da, içeride Yang Chen’in tanıştığına memnun olmadığı güzel bir kadın daha oturuyordu.

 

‘’İnsan çok meşgul olsa da gelir bi ziyaret eder.’’ Mo Qianni Lin Ruoxi ile birşey tartışıyormuş gibi dururken Yang Chen’i kapıyı açarken gördü ve rahatsızca onunla alay etti.

 

Yang Chen kendisiyle süreklı tartışmak isteyen bu kişiyi duymamazlıktan geldi, gülümseyerek kitapları hasta yatağının baş ucuna koydu, ‘’Wang Ma artık yaşlanıyor, gece bu saatte evden çıkması tehlikeli, bu yüzden onun yerine ben geldim. Bu tarz şeyler için beni arayın, Yaşlı Ma için çok uğraştırıcı.’’

 

Lin Ruoxi kitaplara bakıp, ‘’Bir daha ki sefere seni ararım.’’ dedi.

 

Lin Ruoxi sözlerine uyunca, Yang Chen oldukça memnun hissetti. Görünüşe göre bu kadın oldukça makul, yanlızca soğuk ve umursamaz biri değil.

 

Mo Qianni burnunu çekti ve memnuniyetsizce, ‘’Yang Chen, alkol ve sigara kokuyorsun, az ilerde dur da Ruoxi’nin burnunun direklerini sızlatma!’’

 

‘’Aa.’’ Yang Chen özür diler gibi gülümsedi ve bir kaç adım geriye attı, ‘’Yeni edindiğim arkadaşlarımla biraz içtim ve duş almadığımı da unuttum.’’

 

‘’Hıh! Ruoxi çok yorgun ve hasta yatağında yatıyor, ama kocası gününü gün ediyor ve bundan utanmıyor da....’’ Mo Qianni küçümseyerek çamur attı.

 

Bir buda rahibi bile böyle suçlamalar karşısında sinirlenebilir, Yang Chen de biraz sinirlendi, ‘’Karım daha tek kelime etmedi, neden beni at gözlüğü takmış gibi suçlayıp duruyorsun? Kraldan ses çıkmıyor ama haremin hadımı vızıldamayı kesmiyor.’’

 

‘’Ne dedin sen!’’ Mo Qianni ayağa kalktığında gözleri fal taşı gibi açıktı, fazla gelişmiş göğüsleri sinirden daha da irileşmişti, ‘’Sen bana hadım mı dedin, sensin o hadım!’’

 

‘’Eğer hadımsam gelip test edebilirsin?’’ Yang Chen kurnazca gülümsedi.

 

‘’Arlanmazsın sen!’’

 

‘’Durun....’’ Lin Ruoxi sonunda bir kelime etti, kaşları çatılmış şekilde Yang Chen ve Mo Qianni’ye baktı, başı ağrıyormuş gibi kafasını ovuşturdu ve, ‘’Siz ikiniz hastanede tartışmasanız olmaz mı? Zaten geç oldu biraz daha sessiz olamaz mısınız?’’

 

Lin Ruoxi’nin elini tutan Mo Qianni somurttu, ‘’Ruoxi şu kocana bak, kim olduğunu düşünüyor? Hastayken sana bakacağına gidip dışarlarda sürtüyor.’’

 

Lin Ruoxi biraz sessiz kaldı, ardından kafasını Yang Chen’e çevirip, ‘’İçmeye nereye gittin?’’

 

Biraz alınganlaşan Yang Chen, ‘’Heavenly’de, bir sürü kadın da vardı. Neden, sevgili karım, beni tutuklamak mı istiyorsun?’’

 

‘’Oh, anladım.’’ Lin Ruoxi kafasını salladı, sonra sanki hiçbir şey olmamış gibi, boynunu esnetti, kitapların içinden bi tane aldı ve okumaya başladı.

 

Yang Chen herşeyin yolunda olduğundan emin olduktan sonra, rahatlıkla bir iç çekti ve odayı terketti.

 

Geriye kalan tek şey yatağın yanı başında oturan Mo Qianni’ydi. Konsantre bir şekilde kitabını okuyan Lin Ruoxi’ye baktı ve söyleyecek söz dahi bulamadı. Bir süre her hangi bir şey söyleyemedi, fakat sonunda bir cümle söyleyebildi, ‘’Siz karı-koca ikinizde garip insanlarsınız!.’’

 

 

 

 

 

(ÇN: Limon was here)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 47018 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr