Cilt 6 Bölüm 55 [ Karların Erimesini Bekleyen Sen ] (2/3)

avatar
2604 21

Re:Zero Kara Hajimeru Isekai Seikatsu - Cilt 6 Bölüm 55 [ Karların Erimesini Bekleyen Sen ] (2/3)


Çevirmen : Clumsy



Subaru: “Yani『Taygeta』Kütüphanesinde hafızamı kaybetmişim gibi görünüyor. Bunun pek çok açıdan sizlere uymayacağını ve büyük bir problem anlamına geleceğini biliyorum ama anlamaya çalışın lütfen.”

 

“ーーーー”

 

Kahvaltı masasındaki Subaru, çember halinde oturmuş yoldaşlarının önünde nezaketen başını eğmişti.

 

Onun bu çarpıcı sözcükleriyse toplulukta her türden duyguyu tetiklemişti. Yine de bu duyguların en barizi kafa karışıklığıydı, kargaşa veya kederse sonraya bırakılmış gibi görünüyordu.

 

Emilia: “Herkes Subaru için ge~rçekten endişeleniyor. Ama Subaru bizler için daha da çok endişeleniyor, bu yüzden……”

 

Ram: “……Emilia-sama öyle söyleyebilir ama...”

 

Subaru’nun yanındaki Emilia, endişeli ve anlayışlı bir ifadeyle sözlerinin devamını getirdi.

 

Ancak Ram, Emilia’nın sözlerine şüpheyle yaklaştı. Ve kollarını önünde bağlayıp açık kırmızı gözlerini Subaru’ya dikerek,

 

Ram: “Ram esas endişeli kişinin Barusu olduğunu göremiyor. Aksine diyorum ki, bu maskaralık da neyin nesi, Barusu?”

 

Subaru: “Maskaralık falan değil. Endişelerim ve hakikatler hakkında gerçe~kten dürüstçe içimi döküyorum. Doğabilecek trajediyi düşününce inatçılık edip size bundan bahsetmeme düşüncesiyle göğsüm patlayacak gibi oluyor.”

 

“ーーーー”

 

Subaru’nun sert bir ifadeyle verdiği bu yanıt karşısında Ram’ın bakışları daha da şüpheli bir hal aldı.

 

Ardından Emilia, durumu diğerlerinden önce Yeşil Odada işitmiş biri olarak ikilinin arasındaki sert etkileşime aceleyle müdahale etti. Subaru’nun『Hafıza Kaybını』işiten Emilia ve Beatrice ikilisi şaşkınlıklarına rağmen Subaru’nun güvenliğini düşünerek tüm endişelerine karşın durumu kabullenmişti ーー sonrasında yaşananlar önceki seferlerin izinden gitmiş ve Subaru, kalbini açarken kendisine destek çıkmalarını istemişti.

 

ーーNatsuki Subaru, öncesinde korkunç olan bir ortamdan ayrılıp yepyeni bir ortama giriş yapmıştı.

 

Şık bir üslupla dile getirmek gerekirse farklı bir dünyada, sıfırdan hayata başlama kararlılığına bir kez daha erişmişti. Ama elbette ki mevcut şartlar pek de harika değildi.

 

Kararlılığa erişmiş olması iyiydi fakat『Ölmeyi』dilediği o anın kendisinin sonu olması da mümkündü.

 

Neyse ki bu yaşanmamış ve『Ölümden Dönüş』sayesinde bir kez daha yeniden başlama fırsatı bulmuşken duyduğu rahatlama ve minnettarlık bastırılamaz cinstendi. ーーBununla birlikte buna bel bağlamaya niyeti yoktu.

 

Subaru’nun bedeninde ikamet eden『Ölümden Dönüş』gücü, bizzat kaderi çarpıtan muazzam bir güçtü.

 

Tetikleyicisinin『Ölüm』olması Subaru için biraz ağır olsa da kaderi çarpıtmanın bedeli olarak düşünülünce oldukça makuldü.

 

Bir bedelーー evet, Subaru『Ölümü』ödenmesi gereken bir bedelden ibaret görüyordu.

 

Böylesine büyük bir gücün bir nevi bedele gereksinim duyması doğaldı. Tabii ki Subaru, doğal olarak『Ölümden Dönüşü』için de durumun bu şekilde olduğunu varsayıyordu.

 

Sıklıkta bir sınır veya belki de iyileşmek için bir şeyleri feda etme ihtiyacı olmalıydı.

 

Subaru, kader tanrıçasının kendisini sonsuz sayıda deneme hakkı bahşedecek kadar şımartacağına inanmıyordu. Sevilmekle ilgili tek tecrübesi ebeveynleriyle olan biriyken bu kadarını özgüvenle dile getirebiliyordu.

 

Ama bu durumda 『Ölümden Dönüşün』sınırlarını öğrenmek adına deneme yanılmalar gerçekleştirmekーー yani bile isteye『Ölümler』biriktirmek, normal şartlarda tercih etmeyeceği bir şeydi. Bu son şansı olsaydı hiç de tuhaf olmazdı.

 

Ayrıca bir şeyleri feda etme yolunu izleyecek olursa değerli şeylerden veya kıymetli hatıralardan vazgeçmek olağanlaşırdı.

 

Ne yazık ki hafızasını yitirmiş Subaru’nun değerli varlıkları, eski dünyasındaki ailesi ve bu kulede yanında olan Emilia ile diğerlerinden ibaretti.

 

Ve bu denli düşününceーー

 

Subaru: “Yok artık, hafızamı kaybedişim『Ölümden Dönüşün』bedeli olmasa iyi olur.”

 

Düşünmesi bile tüyler ürpertici olsa da gayet olasıydı. 『Ölümden Dönüşün』bedeli olarak hatıraları feda etmek. Epey berbat bir düşünceydi fakat『Ölümden Dönüşün』kendisinin de izlenmesi hoş bir yol olduğu söylenemezdi.

 

Esas ürpertici olansa bu fikrin doğruluğunu teyit etmenin hiçbir yolunun olmayışıydı.

 

Gerçek şu ki Subaru’nun hafıza kaybıyla『Ölümden Dönüşün』ilişkisi tamamen muammaydı. 『Hafıza Kaybının』 farkında olan ve o ana dek dört kez ölen Subaru, şimdilik hafıza kaybını kavrayabildiği şeyler çerçevesine oturtamamıştı.

 

Marketten dönüşüyle başlayıp kulede uyanışıyla devam eden hatıraları hala canlıydıーー

 

Ram: “Hey, beni dinliyor musun, Barusu?”

 

Ram’ın bıçak keskinliğindeki sesi, düşüncelerine tamamen dalışının ardından Subaru’yu gerçekliğe geri döndürdü. Ve genç kızın bakışlarının hedefi olan Subaru’nun boğazından bir “Ne……” sesi kaçtı.

 

Subaru: “Hı hı, dinliyorum. Sizi şaşırttığımı biliyorum. Fazla ani oldu ve buna inanamamanı anlıyorum ama……”

 

Ram: “Ama?”

 

Subaru: “Ben……”

 

Beatrice: “Subaru’nun böyle ikiyüzlüce bir yalan söylemesi için hiçbir sebep yok, doğrusu. Ram’ın da Subaru’nun planlarına hiç değilse bu kadar güveni olmalı, sanırım.”

 

Beatrice, kelimelerini seçmekle meşgul olan Subaru’nun yerine Ram’a bu karşılığı verdi. Yeşil Odada durumu dinledi dinleyeli tamamen Subaru’nun tarafını tutuyor ve şimdi de yanında oturuyordu.

 

Ram: “Beatrice-sama……”

 

Beatrice: “Emilia’nın söyledikleri de tamamen yanlış değildi, doğrusu. Hafızasını yitirmişken en endişeli kişi Subaru’dur, sanırım. Bu yüzden bir çocuk gibi ağladı bile, doğrusu.”

 

Subaru: “Bu kısımdan bahsetmek olayı çok daha utanç verici hale getirdi.”

 

Diyen Subaru, bu beklenmedik ifşa üzerine kendini sırıtmaya zorladı ve gözyaşlarının ardındaki nedeni “bu olay” olarak belirtti.

 

Esas nedense『Ölümden Dönüş』yaşaması, kızlarla yeniden bir araya gelebilmesi, eylemlerini tekrar etme şansı bulmasıydı. O gözyaşlarının ardında pek çok faktör olsa da nihayetinde gözyaşı gözyaşıydı.

 

Bir erkeğin gözyaşlarının ardındaki sebebi irdelemenin anlamı yoktu.

 

Öyle ya da böyle, yanında olduğu için Beatrice’e duyduğu minnettarlığı bastırmak mümkün değildi.

 

Tıpkı Emilia gibi Beatrice de Yeşil Odadaki itirafını işittiği ilk anda afallamış fakat onun bu sözleri sindirmesi daha kısa süre almış ve görünüşüne uymayan bir bilgelik ve duyarlılıkla Subaru’yu destekleme sözü vermişti.

 

ーーOna vermiş olduğu geçici rahatlığı ve son anında dudaklarından dökülmüş olan “dışarı çıkarma” kelimelerini anımsayan Subaru, kalbi zincirlerle boğuluyormuşçasına bir ıstırap duyuyordu.

 

『Natsuki Subaru』, Beatrice’e tam olarak ne yapmıştı!

 

Bu sorunun yanıtını bilmeksizin onun güvenini kazanmış olmaktan suçluluk duyuyordu. Fakat bunu doğal bir şekilde kabullenmesi gerekiyor, kendini bu şekilde tembihliyordu.

 

Subaru: “Dürüst olmak gerekirse hafızamı kaybetmemle ilgili böylesine doğrudan bir yalan söylemek için hiçbir sebebim olmadığı teorisini reddetmek birazcık mantıksız olurdu ama her halükarda bunu sindirebilmenizi isterim.”

 

Ram: “Sindirin, diyorsun……”

 

Subaru: “Ayrıca, hadi biraz da yapıcı şeylerden konuşalım. Neyse ki şu anki benliğim ileriye dönük. Ve ileriye dönük şeylerden konuşacak olmamız çok hoşuma gider…… yine de söyleyecek bir şeyiniz varsa gereğini yapıp dinlerim.”

 

Subaru, Beatrice’in yorumlarının koruması altında bu cümleleri kurarak bir kez daha başını eğdi. Emilia da ona ayak uydurmak adına başını eğerek, “Ona güvenin lütfen” dedi.

 

“ーーーー”

 

Emilia, Beatrice ve Subaru’nun mütevazı sözleri sonrasındaysa Ram’ın bile söylediklerini çürütecek kelimeler sarf etmesi mümkün olmadı. Gerçi öfkeli bir karşılık vermeleri bile gayet doğal ve anlaşılabilir olurdu.

 

Elbette Subaru’nun『Hafıza Kaybı』itirafından etkilenen tek kişi Ram değildiーー Echidna, Julius ve Shaula’nın tepkileri de Subaru’nun halihazırda iki kez tecrübe ettiği çizgideydi.

 

“ーーーー”

 

Tüm içtenliğiyle söyleyebilirdi ki Emilia ve Beatrice’le buluşması epey heyecan verici olmuş fakat geri kalanları bu odada görüp onlarla bir araya geldiği saniyede fena halde sarsılmıştı.

 

Reid’le birlikte alt katta bıraktığı Julius. İki bacağı da kopmuş halde canından olurken Subaru’dan şüphelendiği için özür dileyen Echidna. Onca kargaşa ve kaos arasında yüzünü göstermemiş olan Shaula. Ve son olarak Subaru’dan en çok şüphelenen kişi olan ve sonrasında karşısına çıkmayan Ram.

 

Hepsi, hepsi oradaydı. Subaru’ya hepsiyle bir kez daha konuşma şansı bahşedilmişti.

 

Tabii hepsinden öte Subaru’nun bu ortamda en bilincinde olduğu kişiーー

 

Meili: “Her şe~ye rağmen, onii-san gerçekten tam bir baş bela~sı.”

 

Subaru: “ーー~hk.”

 

Meili: “O te~pki de neyin nesi? Hortlak görmüşsün gibi bir surat ifadesine bürünmen acayip bir kaba~lık değil mi?”

 

Bu sözleri sıralayan genç kız, Subaru’nun söyledikleri karşısında çok da şaşırmamıştı.

 

Örülmüş koyu mavi saçlarıyla havalı, siyah bir kıyafet giyinmiş genç katilーー Meili.

 

Meili Portroute, kesinlikle orada bulunuyor, hareket ediyor ve konuşuyordu.

 

Subaru: “Meili……”

 

Meili: “Oh? İsmimi hatırlıyorsun yani~…… Doğrusu onii-san’ın normal şartlarla kıyaslandığında eskisinden ne farkı var anlayamadım, ee, neleri unuttu~n?”

 

Subaru: “ーー Hı hı, orası birazcık karmaşık. Şu anda iletişim kurmakta zorlanmıyor gibi görünebilirim ama birazcık derine inmeye başlayınca ortalık karışıyor. Başka bir deyişle bu, epizodik hafıza kaybı denilen bir şey, yani isimleri gayet iyi hatırlıyorum ama kişilere dair hatıralarım son derece belirsiz.”

 

Meili: “…… Kastettiğin şey, mesela, dün akşam olanlar mı~?”

 

Subaru: “ーーAynen öyle.”

 

Meili, sesi hafifçe derinleşirken gözlerini kıstı. Subaru’ysa onun sorusu karşısında ettiği saniyelik bir tereddüt sonrası baskıya yenik düşmeden yanıt verdi.

 

Kabataslak bir bahane uydurabilirdi ama bunu yapmadı. Bunu yapmamaya karar verdi. ーーSubaru, onlara olabildiğince dürüst davranacaktı.

 

Julius: “ーーDünü unuttun, ha. Bu, bu, iyi.”

 

“ーーーー”

 

Subaru’nun yanıtını işiten Julius, bir bağlamda『Hafıza Kaybı』hakkındaki iddialarından daha büyük bir şokla karşılaşmışçasına, şüpheli denilebilecek bir şekilde yalnızca Echidna’yla fısıldaştı.

 

Ancak onların tepkileri bir yana,

 

Shaula: “Usta-sama, yine mi hafızanı kaybettin? Tatmin olana dek beni daha kaç kez unutman gerekecek! Çıldırıyorum artıık~.”

 

Dolgun göğüslerini öne çıkartan Shaula, hüzünlü bir ifadeyle böyle söyledi.

 

Shaula’nın aptalca yorumları geçen seferkiyle aynı tarzdaydı ama bağışlanamaz biçimde tuhaf bir ambiyansa sahip oldukları yönünde güçlü bir izlenim veriyorlardı.

 

Subaru: “Saçmalıklarının derinliklerine dalmak garip hissettiriyor ama senin bu Usta-saman gerçekten hafızasını kaybedip duruyor muydu?”

 

Shaula: “ーー? Aynen, anılarını saçıp duruyordu. Sabahları uyanıp onu selamladığımda “Pardon sen de kimsin? Seni hatırlamıyorum. Seni tanımıyorum.” diyor ve bana gerçekten eski moda bir kadınmışım gibi davranıyordu.”

 

Subaru: “Hmm, o seviyedeyse yalnızca kötü bir şaka yapıp yapmadığına karar vermek zor.”

 

Bu yalnızca bir varsayım olsa da Subaru Shaula’yla yakınlaşıp sıradan bir hayat sürecek olsaydı aralarında bu tarz anlamsız sohbetlerin geçmesi gerçekten mümkün olabilirdi.

 

Fakat Subaru, hafızasını yitiren ve bunu Emilia ile diğerlerinden gizleyen, bundan bahsetmemeyi seçen bir benliğinin olduğunun farkındaydı. Kötü bir şaka adı altında hafızasını kaybetmiş numarası yapması da mümkün olabilirdi.

 

Yalnızca ona öyle geliyor olabilirdi ama bu, ölümcül zorlukta bir şey olurdu. Ve sahiden de dört kez ölmüşken bunun şakası olmazdı.

 

Echidna: “Bahsi geçen hafıza kaybı anlaşılır bir şey. Tabii tam olarak kabullenmek hiç zaman almaz diyemem… ama böyle bir fenomeni tetikleyebilecek tuzaklar mevcutsa bunu dikkate alarak hareket etmemiz daha iyi olabilir gibi görünüyor.”

 

Subaru: “Suç mahalli olma ihtimali en yüksek yer Emilia-chan’ın beni baygın halde bulduğu『Taygeta』Kütüphanesi. En çok tarihe sahip yer orası herhalde.”

 

Emilia: “-chan……”

 

Subaru: “ーー?”

 

Echidna ciddi bir ifadeyle tartışmaya katıldı ve Subaru da başını sallayarak onay verdi. Ancak Emilia’nın bu konuşmanın tam ortasındaki yalnız mırıltısı büyük bir etki doğurdu.

 

Daha önce de Subaru’nun dahil olduğu birkaç konuşmada bu ifadeye bürünerek tepki vermişti. Ama neticede tepkilerinin sebebi belirsizliğini korumuştu.

 

Belki de Subaru, hayati bir şeyi gözden kaçırıyordu. ーーBu düşünce tüyler ürperticiydi.

 

Subaru: “ーーHer neyse, millet, sizleri şaşırttığım için üzgünüm. Sanırım hepinize bunu hemen kabullenin ve aynı hızla yolumuza devam edelim demem anlamsız olur. O yüzden şimdilik bir ara verelim. Ben de o sırada Ram’la su çekmeye falan gideyim.”

 

Bu öneriyi öne süren Subaru ayağa kalktı. Bu sözler karşısında Ram’ın kaşları çatılırken Emilia ve Beatrice’in tedirgin bakışları Subaru’yu buldu.

 

Ancak Subaru, iki kızın bakışlarını kafa sallayışıyla onaylayıp yatıştırarak siyah gözlerini Ram’a çevirdi.

 

Subaru: “Hadi gidelim, Ram. ーーYüzünde tam da beni seninle su çekmeye çağıracakmışsın gibi bir ifade vardı.”

 

Ram: “ーーEdepsiz.”

 

Bakışlarını kaçıran Ram, Subaru’nun daveti karşısında bu şekilde mırıldandı.

 

※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※

 

Ram: “Ee, az önceki o maskaralığın anlamı neydi? Ram’ı bu şekilde dışarı çıkardığına göre konuşmaya niyetlisin herhalde?”

 

Eline bir kova alan Ram ve Subaru ikilisi, toplantı mekanından uzaktaki su kuyusuna yönelmişti. Ve Emilia ile diğerlerinden yeterince uzaklaştıklarına kanaat getiren Ram, beklenen soruyu sormuştu.

 

Ram’ın Subaru’nun『Hafıza Kaybıyla』ilişkili iddialarını kabullenmemesi her döngüde gerçekleşen bir vukuattı. Yalnızca inatçılık ediyor veya deliller konusunda şüpheci davranıyor değildi, ardında daha önemli bir sebep vardı.

 

ーーRem’in varlığı. Ram’ın uyku halinde olmayı sürdüren biricik kız kardeşi.

 

Ram, onun için duyduğu kaygı nedeniyle Subaru’nun『Hafıza Kaybını』kabullenemiyordu.

 

Bu yüzden ısrarla Subaru’nun『Hafıza Kaybını』inkar ediyordu. Subaru, işin içyüzünü bilmiyordu. Fakat uyanık olduğu sırada Rem’le aralarında bir bağlantı olduğu kesindi.

 

Ve bu bağlantı da bir abla olarak varlığında Ram’a muazzam bir destek sağlıyordu.

 

İşte bu nedenleーー

 

Ram: “Rica ediyorum Emilia-sama veya Beatrice-sama’ya daha fazla önemli rol yüklemeye bir son ver. Beatrice-sama bir yana bu, Emilia-sama için çok ağır bir yük olur. Bu yüzden şu anda Ram’ı da planına dahil edersen çok makbule geçer. Detaylar……”

 

Subaru: “ーーRam, hafızamı kaybettiğim doğru. Bu ne bir yalan ne de bir plan.”

 

Ram, o ince ipliğe tutunmaya, güvenilir biri olmaya çalışıyordu ancak Subaru, onu reddetmek zorundaydı.

 

“ーーーー”

 

Sözleri Subaru’nun doğrudan beyanıyla bölünen Ram, gözlerini kısmıştı. O açık kırmızı gözlerde yatan duygularsa kafa karışıklığı, korkuーー ve öfkeydi.

 

Subaru’nun ruhunu yakıp kavurabilecek bir öfke. Ve o öfkenin varlığının sebebiyse, Natsuki Subaru’ya beslediği şüpheydi.

 

Subaru: “Hafızamı kaybettim. Kuledeki kişilerin isimlerini ve onlarla aramdaki ilişkiyi az çok biliyorum ama bunlar dışında hiçbir şey hatırlayamıyorum. Bu kısım da doğru.”

 

Ram: “Lütfen dur artık.”

 

Subaru: “Emilia ve Beatrice’le önceden konuştum ama onlara da aynı şeyi anlattım. Söyleyebileceğim başka hiçbir şey yok. Şu anda, ellerim bomboş.”

 

Ram: “Lütfen dur artık, Barusu. Tek kelime daha edersen……”

 

Subaru: “Bu kuleye bizden çalınan pek çok şeyi geri almak için geldiğimizi biliyorum. Bir『Sınavın』ortasında olduğumuzu da biliyorum. Ama hepsi bu. Benim niyetim……”

 

Ram: “Barusu, tek kelime daha edersen...”

 

Subaru: “Rem konusunda da-”

 

Ram: “Barusuーー!!”

 

Subaru, Ram’a her şeyi unutmuş olduğu gerçeğini yürek parçalayıcı bir şekilde aktarmıştı.

 

Bunu reddettiğini, Subaru’nun sözlerini dinlemek istemediğini tavırlarıyla belli eden Ram ise Subaru’nun özrünü dinledikten sonra bir öfke ifadesiyle Subaru’yu kavradı.

 

Subaru: “Ghu!”

 

Yakasından kavranan Subaru’nun sırtı duvara yapıştırıldı. Ram, yapısından kaynaklı inanılmaz bir fiziksel güçle Subaru’yu hareketsiz hale getirdi ve yakın mesafeden gözlerini gözlerine dikti.

 

Subaru, o açık kırmızı gözlerdeki ateşin Subaru’yu da Ram’ı da kavurmaya çalıştığını anlıyordu.

 

Ve bu ateş Subaru’yuーー yo, Ram’ı kavurduğu anda trajedi tekrar edecekti.

 

#Ram’ın Rem adına üzülüşüne bir kez daha üzülerek bu bölümü de sonlandırmış bulunuyoruz. Hafıza kaybı açıklaması sonrası her şey aşağı yukarı beklenilen şekilde ilerliyor. Bakalım yaşanacak her şeyi bilen ve çevresindekilere güvenmeye başlayan Subaru nasıl bir yol izleyecek, okumaya devam!

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46883 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr