Gelecekte büyük korku uyandıran Rebels doğmuştu. Bu çete psikopat genç ve aşağılık kompleksi olan bir kız, birlikte kurmuştu. Hayatın adaletsizliğine ve zalimliğine baş kaldıranların sesi olacak ve yer altı dünyasını sarsacaktı. Davin, Alice'in şaşkın gözlerini gördü ve onun burnunu kıstırdı. 

Davin: Şaşırma bunu birlikte yapacağız ve şu hizmetçi saçmalığını da bırakabilirsin. Sadece seninle dalga geçiyordum ve gerçekten hizmetçim olmayı kabul edeceğini beklemiyordum. Hahaha, oldukça tatmin ediciydi. 

Alice ona şok olmuş gözlerle baktı ve kendisine bu kadar aptal olduğu için kızdı. 

Alice: Çok kötüsün usta ama kabul etmezsem nerdeyse ölecektim. 

Alice ona şikayet dolu gözlerle baktı. Bu sefer Davin'in şaşırma sırası geldi. 

Hizmetçi saçmalığını bırakmasını söylediğim halde, hala neden bana usta diyor? Bu kız mazoşist olabilir mi? 

Diye kendi içinden düşünür. Alice gibi sevimli ve narin bir kızın mazoşist olmasına imkan yoktu. 

Davin: Neden hala bana usta diyorsun? 

Bu sorunun cevabını gerçekten merak ediyordu. Alice onun gözlerindeki merakı ve neden diyor gibi çatılmış kaşlarına bakar. Bunu komik bulur ve oda neden hala usta dediğini bilmiyordur. Sadece içinden bir ses, ona susta demesini söylüyor gibidir ve içgüdüsüne uyarak usta demeye devam etmişti. 

Alice: Canım öyle istiyor. 

Davin bu kızın bir korkak olduğunu biliyordu ve onunla bu tonda konuşmasına şaşırır. Bir kahkaha atar ve kıza sarılır. 

Davin: Ne o küçük kedi, iyileşiyor musun? 

Alice'te ağzından çıkan sözlere çok şaşırmıştır. 

Bana ne oluyor? 

Diye kendine sorar ve cevap aramaya başlar. Daha önce bu sözleri hiç kimseye bile söylememiştir ve en korktuğu kişiye, nasıl bu sözleri söyleyebildiğinin nedenini çok merak ediyordur. 

ana çok nazik davrandığı için mi? Ama beni daha önce nerdeyse öldürüyordu ve hala her yerim acıyor. 

Diye Alice kendisini sorguya çekiyordu. Bir neden bulmak istedi ama hiç bir cevap bulamadı. Davin'in kolunun beline nasıl sarıldığını hisseder ve onun kucağında bir güvenlik duygusu hissediyordu. 

Belki de neden budur, ona çok mu güveniyorum? Ama birden neden ona güveniyorum ki? Ahhh... Aptal mıyım? 

Diye kendi içinden bir çığlık atti ve delirdiğini düşündü. Davin kızın düşünceli gözlerine ve duygularındaki değişiklikleri yakalamayı başarmıştı. Dudaklarını kıvırır ve onun neden böyle olduğuna dair bir tahmini vardı. 

Davin: Bana güvenebilirsin Alice, söz veriyorum seni koruyacağım. 

Davin demir sıcakken vurmak istiyordu. Güvenilir bir yardımcıyı, şantajla tutulan bir kişi yerine tercih ederdi. Alice'i kendine sadık yapabilirse çok iyi olurdu. Alice onun sözlerini duyunca nedense cevabı bulmuş gibi hisseder. Bilinçsizce ona daha sıkı sarıldı ve başını omzuna koydu. 

Alice: Söz mü usta? 

Diye sormadan edemedi ve içinden olumlu bir cevap almayı çok istiyordu. Evet istiyordu, güvenebileceği birini bulmak istiyordu. Cevabını bulunca endişeyle ona baktı ve konuşmasını bekledi. 

Beni koruyacaksın değil mi usta? 

Diye içinden ona soruyor gibi düşündü. Davin kızın umut ve beklenti dolu gözlerini görebiliyordu. Nedense kendisini biraz garip hissetti. Sanki bu soruya olumlu yanıt verirse, çok büyük bir sorumluluk üstlenecek gibiydi. Alice'in güzel yüzüne ve ona beklentiyle bakan gözlerine baktı. 

Seni korumamı mı istiyorsun? O zaman öyle olsun, seni koruyacağım. 

Alice'nin yüzüne bir elini koydu ve onun gözlerine bakmak için ona daha da çok yaklaştı. 

Davin: Söz veriyorum, sevgili hizmetçim. 

Davin bu sözleri söyledikten sonra nedense daha rahat hissettiğini fark etti. Belki içlerinde bir yerde gerçekten onu korumak istiyordu. Alice onun duyunca kendini çok mutlu hissetti. Belindeki kolları ona daha çok sarılmak için sıkılaştı. Onun gözlerine ve gözlerindeki samimiyeti görebiliyordu. 

Doğruyu söylüyor, beni gerçekten korumak istiyor. 

Diye kendini inandırmak istiyor gibi içinden konuşur. Davin bunu hissedebiliyordu ve onun yüzündeki eliyle yanaklarını okşadı. Ona gerçeği söylediğini anlatıyor gibiydi. İkisi bir süre sessiz kaldılar ve içlerinde hissettikleri sıcaklıktan keyif aldılar. İlk kimin sarılmayı bıraktığını anlamadan çoktan ayrılmışlardı ve birbirlerine bakıyorlardı. 

Alice: Usta Rebels nedir? 

Alice bunu merak ediyordu. Rebels neydi? Davin gülümsedi ve ona Rebels'in ne olduğunu anlatmaya başladı. 

Davin: Rebels'i senle ben yeni kurduk. Rebels gizli bir çete olacak ve dünyanın adaletsizliğinden, zalimliğinden şikayetçi olan herkesi kollarını açarak karşılayacak. Ben liderim ve sen benim hizmetçimsin. Kendini lider yardımcısı olarak düşünebilirsin. Önce yetimhanede tohumlarımızı ekeceğiz ve bir gün bütün dünyanın Rebels'i tanımasını sağlayacağız. Yetimhane, sonra yaşadığımız ilçe, sonra il, sonra ülke ve sonra dünyaya yayılacağız. Ben buna liderlik ederken, sen beni destekleyeceksin. Şimdi yapmamız gereken tohumlarımızı ekmek ve büyümesini beklemek. Unutma 3 yılımız var, 3 yıl sonra tohumlarımız filizlenmiş ve ilçeye yayılmaya hazır olmalı. Benimle bu yolculuğa çıkmaya var mısın, sevgili hizmetçim? 

Davin ciddiyetle konuşmuş ve onun cevabını bekliyordu. Bu düşünceler onun nasıl hissettiğinin konuşmaya dönüşmüş haliydi. Alice ona baktı ve bu kadar büyük bir hedef koyduğu için şaşırmıştı. 

Bana aptal diyor ama kendisine bakmıyor. 

Diye kendi içinden konuşarak kıkırdar. Davin onun neden kıkırdadığını bilmiyordu ve biraz üzgün hissetti. 

Bir aptal olduğumu mu düşünüyor? Kendimle dolu olduğumu mu düşünüyor? 

Diye içinden kendini sorguladı. Alice'in ne düşündüğünü bilmiyordu ve sadece bir cevap bekleyerek ona baktı. Alice bir an onun gözlerinde üzüntü gördüğünü hissetti. 

Kıkırdadığım için onunla alay ettiğimi düşünmüş olmalı. Belki biraz ediyorumdur. 

Diye içinden düşünür ve istemsiz bir kıkırdama daha yapar. Davin tekrar kıkırdadığını görünce biraz sinirlenmiş hissetti. 

Davin: Tamam gidebilirsin, cevap vermene gerek yok. Ben anlayacağımı anladım. 

Davin kendi sözlerine inanamadı. Ne zamandan beri trip atıyordu? Kendine gelmek için bir derin nefes aldı ve düşünmeyi bırakmaya karar verdi. Alice onu duyunca gülmeye başladı. Davin'in sevimli bir tarafı olduğunu bilmiyordu. 

Alice: Sana gülmüyordum. Aklıma bir şey geldi ve ona kıkırdadım. Ama senin sevimli bir tarafını görmeyi beklemiyordum. 

Alice gülmesini saklamaya çalışarak gerip sesler çıkarıyordu. Davin bile neden böyle davrandığını anlamadı. 

Davin: Gülmeyi keser misin? 

Alice sakinleşmeye çalıştı ve derin bir nefes aldı. Davin'in ona kızgınlıkla baktığını gördü ve nedense eskisi kadar korkmuyordu. 

Alice: Üzgünüm usta, kendime engel olamadım. 

Diye Alice sevimli bir tonda konuşmaya çalıştı. Davin bir iç çekti. 

Bu kız benden korkmayı ne zaman bıraktı? 

Diye sorunlu bir ifadeyle içinden düşündü. Alice'in ona bakan üzgün gözlerine baktı ve ne diyeceğini bilmiyordu. Onu rahatlatması mı gerekiyordu? 

Ben lanet bir psikopattım, ne düşünüyorsun aptal kız? 

Diye içinden onu şikayet etmeden edemedi. Alice'e tekrar baktı ve hala üzgün gözle ona baktığını gördü. Alice ne zaman bu kadar sevimli davranmayı öğrenmişti bilmiyordu ama ona teslim olmaya karar verdi. 

Her şey sadakati için. 

Diye içinden kendini ikna etti. Alice'in yanına yaklaştı ve başına bir elini koydu. Saçlarını sevdi ve nazikçe ona baktı. 

Davin: Tamam sorun değil, üzülme. 

Diye onu teselli etti. Alice bir savaş kazanmış gibi gözleri parladı ve ona sevimli bir şekilde baktı. Davin bunu gördü ve içinden kendine küfür etmeden durmadı. 

Oros** çocu** 

Derin bir nefes aldı ve sakinleşmeye çalıştı. Alice'e bakmak bile istemiyordu.

_______________________________________