31.Bölüm: Planlar ve Düşünceler

avatar
486 2

Rebels: İsyancılar - 31.Bölüm: Planlar ve Düşünceler


Kızların isteklerini kabul ettikten sonra Davin, kendini berbat hissediyordu. Bu yüzden onlarla daha fazla konuşmak istemiyordu. Yetimhanede onları tam 3 sene beklemişti ve şimdi onların isteğini kabul etmezse ağlamakla tehdit ediliyordu.


Her zaman kızların onu gerçekten sevdiklerini düşünmüştü ama bugün içinde bir kuşku uyandı. Kendini gerçekten berbat hissediyordu ve daha fazla bu konuya kafa yormaya devam edemiyordu.


Karşısında duran 11 astına baktı ve sanki hiç bir şey olmamış gibi davranamaya çalıştı. Ama unuttuğu bir şey vardı. Yüzündeki tokat izi hala duruyordu ve beş parmağının beşinin izi de yanağında çıkmıştı.


6 beta kız ona şaşkınlıkla bakarken, erkekler hiç bir şey görmediklerini iddia ederek ona bakıyorlardı.


Davin: Tamam, bundan sonra ne yapacağımızı tartışmaya başlıyabiliriz.


Dedi ve onlara toplantının ciddiyetini hatırlattı.

_____________


Davin'in onları orada öylece bırakıp gitmesiyle kızlar, şaşkın bir yüzle onun arkasından baka kalmışlardı.


Alice'in isteğini söyledikten sonra hepsinin nasıl onu onayladığının sahnesi ve Davin'in suratının solarak, onların isteklerini kabul etmesinin görüntüsü bir türlü akıllarından çıkmıyordu.


Alice daha fazla buna dayanamadı ve kızlara bakarak, gözleri dolmaya başlamıştı.


Alice: Yanlış bir şey mi yaptık? Davin'i daha önce hiç böyle görmemiştim. Neden birden yüzü o kadar solgunlaştı ve neden kendi yüzüne tokat attı? Neden bize o kadar soğuk gözlerle bakıyordu? Neden?


Diye kızları soru yağmuruna tuttu ve gözlerinden yaşlar dökülüyordu.


Kızlar çok akıllıydılar ve Alice soruları böyle açıkça yüzlerine vururken birçok sorununa zaten cevap vulmuşlardı.


Buldukları cevaplar onların hiç hoşuna gitmemiş ve onlarında ağlamaya başlaması çok uzun sürmemişti.


Lucy, Davin'i gerçekten seviyordu ve onu sevdiğinden hiç şüphesi yoktu.


Aynı durum Misty içinde geçerliydi. Belki aralarına en geç katılan o olmuş olabilirdi ama Davin'i en az onlar kadar çok seviyordu. Davin onları yanlız bırakıp gittiğinde, sanki onun için çok önemli olan bir şeyi kaybetmiş gibi hissetmişti.


Bu duyguyu sadeve Misty değil, diğer iki kızda hissetmişti. Kızların altıncı duyusu çok güçlüydü ve genellikle bir şey hissetiklerinde, hisslerinin yanlış çıkması çok zordu.


Üç kız da birbirlerinin elinden tutmuş ve hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Davin'in onlara ilk baştaki kızgınlığının şaka olduğunu öğrendiklerinde çok mutlu olmuşlardı ama şimdi onu gerçekten çok üzdüklerini biliyorlardı. Ve bu sefer Davin'in onlara şaka yapmadığından emindiler.

Kızlar kıçlarının üstüne yere düştüler ve birbirlerinin ellerini tutrarak, çaresizce ağlıyorlardı.


Misty bu sefer ki kabahatlerinin çok büyük olduğunu anlamıştı ve şimdi ağlıyarak, zamanlarını boşa harcamanın vakti olmadığını fark etmişti.

Ağlamasını durdurmak için kendini çok zorladı ve sonunda ağlaması durup, sessiz hıçkırıkları kalmıştı.


Derin nefes almaya ve duygusal çöküntüsünü bastırmaya çalıştı. Sonunca hıçkırmaları da kesilince, kızlara ciddiyetle baktı.

Misty: Kızlar şimdi ağlamanın zamanı değil, hatamızı nasıl affettireceğimizi düşünmenin zamanı. Hadi ağlamayı kesin ve düşünmeye başlıyalım.


Dedi ve diğer iki kızı sakinleştirmek için elinden geleni yapmıştı. Kendisi ağlamayı kesmiş olsada, tek bir kıvılcımla gözleri ateş etmeye ve gözyaşları sel gibi akmaya hazırdı.

Kızlar onu duyduklarında haklı olduğunu biliyorlardı ve kendilerini zorlayarak, ağlamayı bırakmak için elinden geleni yaptılar.

Alice derin nefesler alıyor ve Lucy kendi yüzüne hafif tokatlar atıyordu.

Bir süre sonra yöntemleri işe yaramış ve yeterince sakinleşerek, ağlamayı bırakmışlardı.

Kızlar birbirlerine buğulu gözleriyle baktılar ve birisinin konuşmayı başlatmasını bekliyorlardı.

Misty: Tamam, herkes sakinleştiğine göre şimdi ne olduğunu en baştan düşünelim. Davin'in bize kızgın olmasının bir çok nedeni olabilir ve bu sefer şakadan kızmadığına çok eminim. Sanki bizi görmek bile istemiyor gibiydi ve bir an önce yanımızdan ayrılmak için Alice'in isteğini hiç itiraz etmeden kabul etti.
Sizce bizim hatamız nedir? Önce bu soruya odaklanalım tamam mı?

Alice bu soruya cevap veren ilk kişi olmak için elini kaldırdı.

Alice: Ona yeterince değer vermedik mi? Bizim onu sevmediğimizi düşünüyor olabilir mi?

Alice'nin cevabının hemen ardından Lucy'de elini kaldırdı.

Lucy: Haklısın, bencede ona yeterince değer vermedik. Düşünsenize, yetimhanede 3 yıl boyunca bize sadece yüzeysel dokundu ama asla sınırı aşacak harekette bulunmadı. Hepimiz biliyoruz ki bize dokunmak için büyümemizi bekliyordu. Eğer çok erken bizimle ilişkiye girerse bize zarar verebileceğinden korkuyordu. Ama biz ne yaptık? Onun 3 yıl boyunca bize dokunmamak için verdiği çabasını unuttuk ve onu bir 4 sene daha beklemesi için zorlamaya kalktık.


Onun konuşmasını duyunca diğer kızlar onun haklı olduğunu düşünüyordu. Yetimhanede olduklarında Davin'in onları sadece öpmek ve birazda özel yerlerine dokunmakla yetindiğini biliyorlardı. Hiç bir zaman daha ileri gitmemişti ve onların büyümesini beklediğini söyleyip durmuştu.


Misty tüm bunları hatırlayınca, gerçekten onu çok üzdüklerini bir kez daha fark etti.


Misty: Şimdi bize bakmak bile istemiyor. Kim bilir bizim hakkımızda ne düşünüyordur? Gerçekten onu çok üzmüş olmalıyız, biliyorsunuz değil mi? Kendine nasıl tokat attığını ve yüzünün nasıl solduğunu hepimiz gördük hatta tokatın etkisiyle yanağında beş parmağının izi kalmıştı, hepiniz gördünüz değil mi?



Misty bunları onların yüzüne vururken, kızlar tekrar ağlamamak için kendilerini zor tuttuyorlardı.


Lucy alt dudağını ısırdı ve Misty'e ciddiyetle sordu.


Lucy: Kendimizi nasıl affetirebiliriz?


Misty bu soruyu duyunca sessiz kaldı ve o da cevabın ne olduğunu bilmiyordu.

____________


Davin: İlk yapmamız gereken çok basit ama bir o kadarda karmaşık. İlk yapmamız gereken para kazanmak olmalı. Bunu en hızlı nasıl yapabileceğimizi hepiniz biliyorsunuz ve bizde tam olarak bu yolu kullanacağız. Sıfırdan bir iş kurup, o işten kazandığımız paranın bize yeterli olacağını düşüneniniz olduğunu sanmıyorum. Bu yüzden para kazanmak için serumu kullanacağımız kesin. Zengin bir piç bulacağız ve ona beta serumu dozunu enjekte edeceğiz. Buraya kadar sorunu veya sorusu olan var mı?


Herkes birbirlerinin gözlerine baktı ve hepsi sessiz kalmaya karar verdi.


Davin sessiz kalışlarını, "sorun yok" dediklerini düşünerek yorumladı.


Davin: Karar verildiğine göre tek yapmamız gerken, Osprey ilçesinin zengin kodamanlarının kimler olduğunu öğrenmek ve daha sonra aralarından birisini seçerek, ona beta serumu dozunu enjekte etmek olacak.


Dedi ve yapmaları gerkeni açıkladı.


Davin: Tabi, bunu yapabilmek için çok dikkatli bir araştırma ve çok titiz bir plan yapılması gerekiyor. Araştırma yapmakta ve bana kesin doğruluğu olan bilgiler getirmekte, kim kendine güveniyor?


Diye onların arasından birinin bu göreve geleceğinin ipucunu vermiş oldu.


Seçilmiş olan 10 beta hemen kendi içlerinden düşünmeye başladılar ve Nora bir adım öne atarak, Davin'e saygıyla selam verdi.


Nora: Alfa, izin verirsen bu görevi ben yapabilirim. Kendime güveniyorum ve sizi hayal kırıklığına uğratmamak için elimden geleni yapacağım.


Dedi ve Davin'in kararını beklerken sessiz kaldı.


Bu kızdan seçim yaptığı sırada da Davin, çok etkilenmişti ve şimdi onu daha çok etkilemeyi başarıyordu. Onun yeşil gözleri, yeşil saçları, güzel yüzü ve mükemmel vücut oranlarına bakan Davin, onunla konuşmaya başladı.


Davin: O halde bu görev senin. Betaların hepsini de kullanabilirsin ve günün sonunda bana iyi haberler getirdiğinden emin olmalısın. Herkesin yeni bir telefon almasını sağla ve herkesin iletişim bilgilerinin birbirlerinde kayıtlı olduğundan emin ol. Hemen şimdi görevine başlıyabilirsin, beni hayal kırıklığına uğratma.


Dedi ve ona bir şans vermeye karar verdi. Bu kızın gözlerinde hırs görebiliyordu ve ona bir şans vermekte hiç bir sorunu yoktu. Görevinde başarılı olursa olumlu geri dönüşler, başarısız olursa olumsuz geri dönüşler mutlaka olacaktı.


Onun onay verdiğini duyunca Nora, hızlıca selam verdi ve diğer betaları organize etmek için hemen işe koyuldu.


Davin onun yanlarından ayrılmasına memnuniyetle bakıyordu ve günün sonunda önüne getireceği raporu merakla bekliyordu.


Davin: Şimdilik konuşmamız gerekenler bu kadar. Louis hariç hepiniz gidebilirsiniz ve Nora'ya yardımcı olmayı unutmayın.


Betalar onları yalnız bırakarak, konuşmalarına kulak misafiri olmaktan kaçınmak istiyorlardı. Hemen yanlarından ayrıldılar ve kendilerine yapacak bir iş buldular.


Davin: Louis serumların taşınması nasıl gidiyor?


Diye ona sordu. Yetimhaneden ayrılacakları günden 1 hafta önce, serumları su altı mağarasından çıkarmışlar ve her yetimin bavulunun içine bir miktar gizlemişlerdi.


Louis: Alfa, tüm serumlar topladım ve 3 bavula dikkatlice yerleştirdim. Şuan elimizde 150 tane beta serumu var.


Louis serumların onlar için çok önemli olduğunu biliyordu ve serumları bavula yerleştirirken çok dikkatli davranmıştı.


Davin: Güzel, iyi iş çıkardın. Şimdi yapacağımız pek bir şey yok. Akşama kadar beklemeliyiz ve Nora'nın bize getireceği bilgiler üzerinden ne yapacağımızı konuşabiliriz. Gördüğüm kadarıyla ilçenin her yeri otellerle dolu. Bu akşam otelde kalabiliriz. İnsanların az olduğu birkaç otel bul ve herkese oradan bir oda rezervasyonu yap. Tabi, herkes kendi odasının parasını ödeyecek. Şuan çetenin onların masraflarını karşılayacak gücü yok.


Louis'de çetenin maddi durumunun şuan iyi olmadığını biliyordu fakat bu sorunun çözülmesinin çok uzun sürmeyeceğininde farkındaydı.


Louis: Anlaşıldı Alfa.


Davin: Tamam, sende gidebilirsin. Gözün Nora'nın üzerinde olsun ve onu değerlendirmeye al. Bakalım nasıl bir iş çıkaracak. Bu arada yanlış bir şey görürsen müdahale etmekten çekinme ve herkesin yeni bir telefon aldığından emin ol.


Louis anladığını belirtmek için başını aşağı yukarı salladı ve ona saygılı bir selam vererek, görevinin başına döndü.


Louis'de gidince Davin, tek başına düşünceli bir ifadeyle orada durmaya devam etti.

__________________

AY: Sj bölümü.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46903 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr