Ella ne kadar üzgün olursa olsun Davin'i takip etmekten başka çaresi yoktu. 

Hızlıca harekete geçti ve Davin'in arkasından takip etmeye başladı. 

Davin'in alışveriş yapmak için meydan parkının çevresinde, zengin kesimin yaşadığı işlek bir sokağa gitmek istiyordu. 

Kendine birkaç günlük ve resmi toplantılarda giymek için birkaç takım kıyafet almayı amaçlamıştı. 

Ella'nın istediğini alabileceğini söylediğinde ciddiydi ve onun otele eli boş dönmesine izin vermeye niyeti yoktu. 

Ella onu takip ederken bir süre daha yürümeye devam etti ve sonunda istediği sokağa geldiklerinde durdu. 

Buraya sokak demek biraz az kalıyordu ve yer daha çok bir alışveriş meydanı gibi görünüyordu. 

Sokağın kenarlarına birçok, çok katlı bina inşa edilmiş ve her binanın yüzeyinde animasyonlu ürün reklamları oldukça dikkat çekiyordu. 

Sokakta sürekli insan akışı vardı ve kimi elinde alışveriş çantası tutarken, kimisi sevgilileri gibi görünen kadınların elinden tutarak geziyordu. 

Bu manzarayı görünce Davin'in yüzünde yaramaz bir sırıtma oluştu ve arkasını dönerek, birden Ella'nın elini tuttu. 

Ella onun neden elini tuttuğunu anlamak için gözlerini kamaştırıyor ve utangaç bir bakışla Davin'e bakıyordu. 

Davin: Sokakta çok kalabalık ve sen çok küçüksün. Kaybolmanı istemeyiz değil mi? O yüzden uslu dur ve elimi sıkıca tut. 

Dedi ve boşta olan elini uzatıp, onun kızarmış yanağını sıktı. 

Bugün Davin'in davranışları karşısında, Ella kendini çok çaresiz hissediyordu ve sadece utanç hissederek, Davin'e çaresiz bir bakış atıyordu. 

Boşta olan elini uzattı ve yanağını ovalayarak, Davin'e kaçamak çaresiz bakışlar attı. 

Onun sessiz olduğunu görünce Davin, onu kendine doğru biraz daha çekti ve yanında yürümesi için onunla omuz omuza gelecek şekilde kendini hizaladı. 

Davin: Bir süre gezelim ve ilgimizi çeken bir mağaza olursa bakarız. 

Dedi ve onu elinden çekerek, lüks alışveriş sokağında yürümeye başladı. 

Birçok ünlü giyim markası, teknoloji markası ve çeşitli ihtiyaçları karşılayan ünlü markaları sokakta görmek mümkündü. 

Kadınlar lükse ve güzelliklerini artırmaya katkı sağlayan her türlü şeye karşı bir merakları vardı. 

Bu kadınlar arasında, Ella bir istisna değildi ve Davin'in onun ellini tuttuğunu çoktan unutup, meraklı gözlerle her tarafa bakmaya başlamıştı. 

Ünlü giyim markalarının mağazalarına bakıyordu ve vitrinde sergilenen elbiselerden gözlerini alamıyordu. 

Ella'nın davranışına Davin, en başından beri dikkat etmişti ve onun dalgınlığından faydalanarak, kolunu onun ince beline dolamıştı. 

Şimdi ikisinin vücutları resmen birbirlerine yapışmış ve Davin onun koltuk altına baskı yapan iki yumuşak top yumağını hissedebiliyordu. 

Top yumakları oldukça büyüktü ve Davin, Ella'nın bu kadar büyük varlıklara sahip olmasından dolayı biraz şaşırmış hissediyordu. 

Ella'ya bir göz attı ve onun dikkatinin hala vitrinde sergilenen elbiselerde olduğunu gördü. 

Davin bunu fark ettiğinde, onu kendine doğru biraz daha çekti ve koltuk altında baskı yapan yumuşak topları daha iyi hissetme fırsattı yakaladı. 

Bu sırada Ella bir şeyin yanlış olduğunu hissetmiş ve odağını bozarak, sorunun ne olduğunu aramaya başlamıştı. 

Davin'in onun elini tutmayı bırakarak, onun beline bir kolunu doladığını ve onu kendine doğru çekerek, memelerinin ona baskı yapmasını sağladığını gördü. 

Davin'in onun boş bulunduğu bir andan yararlanarak, ona fark edilmeden bu kadar yaklaşmayı başarmış olmasından şok olmuştu. 

Çığlık atmak istiyordu ama kalabalık bir ortamda olduklarının farkında vararak, kendini tutmayı başarmıştı. 

Başını kaldırmış ve Davin'e yalvaran bir yüz ifadesiyle bakıyordu. 

Davin: Sakin ol. Etrafına bak ve herkesin yanındaki kadına bizim yaptığımız gibi sarıldığını gör. Unutma dikkat çekmek istemeyiz ve ortama ayak uydurmak zorundayız. 

Dedi ve kendisi bile bulduğu bahanenin biraz saçma olduğunu hissetmişti ve ona bakarak, güven veren bir yüz ifadesi göstermeye çalışıyordu. 

Onu duyduğunda ve yüzündeki garip ifadeyi gördüğünde Ella, nedense onu komik bulmuştu. 

Yanakları kızarık bir şekilde, kıkırdadı ve Davin'in bahanesiyle birlikte giderek, sessiz kalmıştı. 

Onun sessiz kaldığını görünce Davin, onun çok utanmış olduğunu ve ona karşı çıkmaya cesaret edemediğini düşünmüştü. 

Ona sarılmasını biraz gevşetti ve Ella'nın kendini daha rahat hissetmesine izin vermek istedi. 

Ondan yararlanıyordu ama bu o fark edene kadardı. 

Ella belinde hala güçlü bir kol hissediyordu ama artık memelerinin ona baskı yapmadığını fark etmişti. 

Davin ondan yararlanmış olasada, bu hareketiyle en azından şikayetinin bir kısmını telafi etmişti. 

Davin sokağın başında bir Armani Mağazası gördü. 

Mağaza oldukça iyi bir konumdaydı ve diğer giyim mağazaları onun yanında biraz sönük kalıyordu. 

Davin, Ella'yı belinden çekti ve onunla birlikte mağazaya doğru yöneldi. 

Mağazaya girdiklerinde, Ella büyülenmiş gibiydi ve gözleri birçok elbisede oyalanmaya başlamıştı. 

Davin ise sakin davranıyordu ve bunun kadar abartılacak bir şey olmadığını düşünüyordu. 

İçeriye girdiklerinde onu kadın elbiseleri karşılamış ve erkek kıyafetlerine dair rn ufak bir iz bile göremiyordu. 

Bu katın bayanlar için olduğunu anladı ve onları karşılamaya gelen satış görevlisi ile selamlaştı. 

Satış Görevlisi: Armani'ye hoş geldiniz efendim. Size nasıl yardımcı olabilirim? 

Dedi ve Davin'in kucağında duran Ella'ya bir bakış attı. 

Satış görevlisi bir kadındı ve Davin'in buraya sevgilisi için pahalı elbiseler almaya gelen birisi olduğunu düşünmüştü. 

Davin: Hoş bulduk. Sevgilimi için birkaç elbise almak istiyorum ve bize yardımcı olabileceğinizi umuyorum. 

Dedi ve oldukça kibar konuşarak, Ella'yı onun sevgilisi olarak tanıttı. 

Davin ona Ella'nın onun sevgilisi olmadığını sadece bir çalışanı olduğunu açıklayacak kadar sabrı yoktu. 

Görevli tahmin ettiğini işaret ediyormuş gibi başını aşağı yukarı salladı ve onunla konuşmaya devam etti. 

Satış Görevlisi: Elbette, efendim. Size yardımcı olmak benim görevim. Önce sizin ne tür bir elbise aradığınızı anlamam için birkaç soru sormama izin vermenizi istiyorum. 

Davin: Buyurun. 

Satış Görevlisi: Bütçeniz ne kadar ve ne tür bir elbise arıyorsunuz? 

Davin: Çok pahalı olmadığı sürece her şey uygundur ve ne tür bir elbise aradığını sevgilime sorabilirsiniz. Ben bir süre bekleme bölümünde oturmak istiyorum ve sevgilim elbise seçimini yaptıktan sonra onu bana yönlendirebilirsiniz. 

Dedi ve Ella'ya göz kırparak, onun kulağına yaklaştı. 

Davin: Kendini tutmana gerek yok. Çok pahalı olmadığı sürece istediğin kadar elbise seçebilirsin ve seni tekrar gördüğümde en az elinde üç elbise olmasını istiyorum. Anlaşıldı mı? 

Dedi ve ona dikkat etmeyi bırakarak, görevliyle vedalaştı. 

Daha sonra Ella'yı geride bırakarak, bekleme bölümüne doğru yürümeye başladı. 

Bekleme bölümü adından da anlaşılacağı üzerine, kadınların alışverişlerini bitirmesini beklemek için erkeklere özel yapılmış bir bölümdü. 

Davin bunu mağazanın binasında olan reklam animasyonundan görmüş ve oldukça mantıklı olduğunu düşünmüştü. 

Erkeklerin kadınların elbise seçimini beklemekten nefret ettiklerini ve onlara eşlik etmeyi cehennem azabı olarak düşündüklerinin farkındaydı. 

Bu yüzden bekleme bölümü erkekler için özel tasarlanmıştı ve her müşteriye küçük bir boş oda tahsis edilerek, onların dinlenmeleri için alan oluşturulmuştu. 

Odalar küçüktü ve içinde sadece oturma takımıyla bir televizyon bulunuyordu. 

Davin görevlilerle konuşarak boş bir oda buldu ve içine girerek, dinlenmek için koltuğa oturdu. 

Ona odaya kadar eşlik eden çalışana teşekkür etti ve onun gitmesini bekliyordu. 

Çalışan gitmek yerine ona bakıyordu ve bir şey daha söylemek istiyor gibiydi 

Davin: Sorun nedir? 

Çalışan: Efendim, bir sorun yok ama size mağazamızın sunduğu bir hizmetten daha bahsetmek istiyorum. İnanıyorum ki size çok yardımcı olacak ve zamanınızı daha iyi değerlendirmenizi sağlayacak. 

Davin: Dinliyorum. 

Dedi ve ona biraz meraklı bir şekilde baktı. 

Çalışan: Eşinizin elbise seçimini bitirene kadar beklemek yerine, önünüzde bulunan tabletten erkeklere uygun kıyafetlere bir göz gezdirebilir ve erkek reyonuna çıkmadan, alışverişinizi tamamlayabilirsiniz. 

Dedi ve Davin'e saygıyla bakmaya devam etti. 

Onu duyunca Davin, çok şaşırmıştı ve çalışana 100 dolar bahşiş vererek, onu bilgilendirme için teşekkürler etmişti. 

Çalışan gittikten sonra eline tableti aldı ve ürünlere göz gezdirmeye başladı. 

Bir süre sonra çoktan 3 takım gündelik kıyafet ve 2 takım resmi görüşmelerde giymek için takım elbise seçmeyi başarmıştı. 

Tüm ürünleri sepetine eklemiş ve toplam 10.000 dolar tutan bedelini ödemişti. 

İşi bittikten sonra gözlerini kapadı ve kıyafetlerinin gelmesini bekledi. 

15 dakika sonra odanın kapısı tıklandı ve izin aldıktan sonra elinde beş alışveriş çantası tutan bir adam içeri girdi. 

Davin'i kibarca selamladı ve çantaları bir kenara bırakarak, odadan çıktı. 

Davin mağazanın bu hizmetinden çok memnun kalmış ve Armani'nin neden bu kadar başarılı olduğunu az çok anlamıştı. 

Yarım saat daha beklemenin ardından sonra Ella, elinde 6 alışveriş çantası ile odaya girdi ve Davin'e bakarak, biraz çekingen görünüyordu. 

Davin en az üç elbise alabileceğini söylemişti ama o biraz abarttığını düşündüğü altı elbise almıştı. 

Onun görünüşünü ve elinde tuttuğu alışveriş çantalarını görünce Davin, kahkaha attı. 

Davin: Aferin küçük kız. Bir kez daha beni hayal kırıklığına uğratmadın. Ben seni sadece 3 elbiseyle bekliyordum ama beni şaşırtarak 6 elbise almayı başardın. Bu hareketin beni çok mutlu etti ve sözümü dinlediğin için oldukça memnunum. 

Dedi ve ayağa kalkarak, ona yaklaştı. 

Bir kolunu onun beline doladı ve yanağından bir makas aldı. 

Davin: Ödemeyi nereye yapmam gerekiyor? 

Dedi ve ona hafif bir gülümseme ile baktı. 

Ella ise çok utanmış ve kendine engel olamayarak, bu kadar çok elbise almış olmasına kızmıştı. 

Davin'in ona sarılmayı artık çok normal karşıladığını fark etmişti ve bunun nedeninin ona karşı çıkmayarak, cesaret almasından dolayı olduğunu düşünüyordu. 

Davin'in nasıl birisi olduğunu az çok anlamış ve bir kadın istemediği taktirde, ona zorla yaklaşmayacağını anlamıştı. 

İçinde ona kendinden uzaklaştırıp, uzaklaştırmamak arasında kararsız hissediyordu ve utangaç bir şekilde ona bakarak, mırıldanmaktan başka bir şey yapamamıştı. 

Ella: Tabletten ödeyebileceğini söylediler. 

Dedi ve en sonunda ona karşı koymayarak, içinden: 

Bana güzel elbiseler aldığı için bunu bir ödül olarak düşüneceğim. 

Diye düşündü ve onun beline sarılmasına izin vermeyi kabullenmişti.

Davin onu yanında çekerek koltuğa doğru yürüdü ve koltuğa oturup, onu bacaklarına oturacak şekilde üstüne çekti. 

Ella sessiz kalmaya ve dengesini sağlamak için kollarını boynuna dolamaktan başka bir şey yapmamıştı. 

Yüzünü onun kucağında saklamış ve Davin'e bakmaktan kaçınıyordu.

Davin bir koluyla onun beline sarılmaya devam ederken diğer elini tablette uzatarak, Ella'nın aldığı elbiselerin bedelini ödemek için tableti eline aldı. 

Toplam tutar onun üç katı olan 30.000 dolardı ve Davin bu fiyatı görünce sadece tebessüm etmişti. 

10 milyon doları vardı ve ufak harcamalar onun için çok önemli değildi. 

30.000 dolar ne çetenin gelişmesi için çok önemli nede 30.000 dolar daha az parası olması ona zarar verecek gibi değildi. 

Tablette görünen öde tuşuna bastı ve kart bilgilerinin daha önceki alışverişinden kayıtlı olduğu için ödeme hızlı bir şekilde tamamlandı. 

Daha sonra tableti masaya geri bıraktı ve Ella'ya bakmak için başını çevirdi. 

Ella'nın onun boynuna kollarını dolayarak, sessizce yüzünü kucağında sakladığını gördü ve onunla yakınlaşma fırsatını yakaladığını biliyordu. 

Davin'in şimdilik sevgili kadrosuna yeni birini daha katmak gibi bir amacı yoktu ve sadece onunla biraz dalga geçmekten keyif alıyordu 

Boşta kalan kolunu uzattı ve Ella'nın saçlarını avuç içiyle okşamaya başladı. 

Diğer koluyla zaten onun beline sarılıyordu ve elbisesi üzerinden hissettiği yumuşak dokusunun keyfini sürüyordu. 

Ella minyon olmasına rağmen oldukça gelmişmiş bir vücuda sahipti ve Davin koltuk altına sürten, onun memelerinin büyüklüğünü hala hatırlıyordu. 

Ella daha fazla dayanamayana kadar onunla böyle kalmaya karar vermişti. 

Sonuçta ona sarılmak, güzel kokusunu içine çekmek ve yumuşak dokusunu hissetmek bir ayrıcalık olarak sayılabilirdi. 

Anın güzelliğinden keyif almaya ve Ella'nın saçlarını okşayıp, kokusunu içine çekip, onun ince beline kollarını dolamaya devam etmişti. 

Ella ise çok utanıyordu ve Davin'in saçlarını okşayan elinden garip bir sıcaklık hissediyordu. 

Sessiz kalmaya devam etmeye ve yüzünü kucağında saklarken, onun boynuna kollarını dolamaya devam ediyordu. 

İkisi yarım saat boyunca bu şekilde kaldı ve sonunda Ella daha fazla dayanamayarak, onu yeteri kadar ödüllendirdiğini düşündü. 

Kollarını boynundan çekti ve onun kucağından kalkarak, ayakta dururken Davin'e baktı. 

Yanakları hala biraz kızarıktı ama yarım saat onun utancını yenmesi için yeterli olmuş gibiydi. 

Ella: Toplantının başlamasına az bir zaman kalmış olmalı ve geri dönüp hazırlanmanız lazım. 

Dedi ve Davin'e artık otele dönmek istediğini ima etti. 

Saat çoktan 13.00pm sıralarına gelmiş ve toplantının başlaması için yalnızca 1 saat kalmıştı. 

Davin ona baktı ve ayağa kalkarak, onun alışveriş çantalarını aldı. 

Davin: Hadi gidelim. 

Dedi ve bir elinde beş çanta taşırken, diğer elinde 6 çanta taşıyordu. 

Ella bunu gördü ve ister istemez kıkırdamaya engel olamadı. 

Artık kendini Davin'e daha yakın hissediyordu ve onun yanında eskisinden daha az ciddi davranabiliyordu. 

Davin onun kıkırdamasını duydu ve tuttuğu çantalara baktıktan sonra ona gülümsemeye başladı. 

Davin: Şanslısın, sana sarılmak için üçüncü bir kolum yok. 

Ella onu duyunca gizlice gözlerini devirdi ve içinden: 

Sanki bana sarılmanı istiyormuşum gibi. 

Diye düşündü. 

İkisi yan yana mağazadan çıktı ve otelin yönüne doğru yürümeye başladı.

__________ 

Onlar farkında değildi ancak mağazadan çıktıklarından itibaren onları takip eden birisi peşlerine takılmıştı. 

__________