Kafileden ayrıldıktan sonra bir süre şehirde gezinen Aiden, sonunda üç yıldır evi olan Kutsal Yıldız Tarikatının girişine gelmişti. Giriş kapılarından 100 metre uzaklıkta beklerken, üzerinde ki asistan kıyafetine bakıyordu. Kafileden indikten hemen sonra üstünü yeniden değiştirmişti.

"Girmeden önce auramı saklamam gerekiyor." Aiden kendi kendine söylendikten sonra tam aurasını kapatırken, göz bebekleri kan kırmızı forma bürünmüştü. Odağı aniden tarikatın içerisine kayarken, tarikatın içerisinden rengarenk bir aura salınımı oluştuğunu görmüştü.

"Tarikatın içerisinde güçlü bir Yggdrasil Tohumu var!"

Üç yıldır yaşadığı yerde güçlü bir tohum sahibini daha olduğu gerçeği, Aiden'i şok içerisinde bırakırken, derin nefesler alarak anca kendine gelebilmişti. Korkuyordu çünkü şu anda güçsüz ve arka plansız durumdaydı. Ellerinde ise söz konusu olan Yggdrasil Tohumlarının en güçlüsü bulunuyordu. Herhangi aksi bir durumda Aiden'in güvenliğini hiç kimse sağlayamazdı.

Bu düşünceler ile aurasını baskılayan Aiden, vücudundan en ufak bir aura çıkmadığından emin olduktan sonra girişe doğru ilerlemişti. Aiden, kapı muhafızlarının olduğu yere geldiğinde duraksamıştı. İlk başta Aiden'i gören kapı muhafızları tuhaf yüz ifadeleri ile onu inceselerde, kapını sağ tarafında duran muhafız, gözlerine inanamayan bir ifadeyle Aiden'e yaklaşmıştı.

"A-Aiden ? Gerçekten sen misin!"

Ona seslenen muhafıza gülümseyerek bakan Aiden, ellerini kaldırarak "Benim Gabriel." demişti. Aiden'in sesini duyan Gabriel ise yanında ki muhafıza işaret ederek kılıcını indirmesini işaret etmişti.

"Ama nasıl ? Haftalar önce içerisinde senin de içinde olduğun kafile saldırıya uğradı. Hatta Kıdemli Paul, senin bizzat ruhlar tarafından kaçırıldığını tarikata bildirdi. Nasıl hayatta kaldın ? İyi misin ?"

Gabriel'in kendisi için endişelendiğini ses tonundan anlayan Aiden'in kalbi bir kez daha ısınmıştı. Koskoca dünyada dostum diyebileceği ve onu düşünen insanların bulunduğu tek yerdi Kutsal Yıldız Tarikatı...

"Uzun hikaye dostum. Sana sözüm olsun, bir akşam içerken her şeyi anlatırım ama şimdi Kıdemli Paul'un yanına gitmem lazım."

Kıdemli Paul sözlerini duyan Gabriel'in de bakışları ciddileşmiş ve kafasını sallayarak Aiden ile birlikte tarikatın içerisine girmişti. Tarikat, Anger şehrinin en yüksek ve büyük dağlarının yer aldığı Kutsal Sıradağlarının olduğu bölgeye inşa edilmişti.

Dağların eteklerinden itibaren yapılanmaya başlayan tarikat, dağların zirvesine kadar birçok yapıyı kendi içerisinde kurmuştu. Aiden üç yıldır bu tarikatta olmasına rağmen her zaman dağ eteklerinde yani en aşağı kısımda durmuştu. Çünkü tarikatta ki yapılanma tamamen seviyelere bağlıydı.

Hizmetler Bölümü en dipte yer alırdı. Onun hemen üstünde Dış Saha olarak anılan bölge vardı ki, dış saha da birçok öğrenci evi ve ölümsüz mağaraları denilebilecek bölümler vardı. Ondan sonra İç Saha, Çekirdek Saha ve kıdemli tepeleri diyebileceğimiz dağ zirveleri geliyordu.

Yapılanma ve büyüklük açısından Kutsal Yıldız Tarikatı sadece Anger Şehrinde ki değil aynı zamanda Güneş Krallığının da en büyük yapısal tarikatıydı. Fakat bir sebeple günden güne güç kaybediyordu. Aiden okuduğu tarihi kayıtlarda zamanında Kutsal Yıldız Tarikatının imparatorluğu destekleyen en önemli güçlerden birisi olduğunu okumuştu. Şimdi düştüğü durum ise okuduğu şeylerin yanına yaklaşamazdı bile.

Aiden, Muhafız Gabriel'in eşliğinde Dış Sahanın Nekromansi bölümüne giriş yaparken, tüm gözlerinin onun üstünde olduğunu görebiliyordu. Tabi ki bu bakış mutluluktan falan değildi. Tamamen hortlak görmüş tipik insan bakışıydı. Çünkü hala daha Aiden'in nasıl hayatta kaldığını düşünüyorlar ve şaşkınlıkla inanamadan bir daha Aiden'e bakıyorlardı.

Bu bakışları fark eden Aiden, "Sanırım rivayetler çok çabuk tarikata yayılmış." demekten kendini alamamıştı. Bu söze gülen Gabriel ise kafasını sallayarak söze girmişti.

"Evet... Özellikle Kıdemli Paul oldukça fazla üzüldü. Kafile ile birlikte döndüğünden beri kendini evine kapattı. Ayrıca gittikleri Antik Seviye Kalıntıdan da hiç bir şey çıkmayınca seni bir hiç uğruna kaybettiğini düşündü. Şimdi seni görmek ona iyi gelecektir."

Kıdemli Paul'un yeri Aiden'de çok farklı olduğu gibi kendisinin de onda ki yerinin farklı olduğunu biliyordu. Bu yüzden adımlarını hızlandırarak Kıdemlinin kaldığı yere doğru ilerledi. Kısa bir yürüyüşün ardından Kıdemli Paul'un evinin önüne gelinmişti.

Aiden'i getiren Muhafız Gabriel, "Bol şans kanka!" diyerek Aiden'e selam vermiş ve geri görev yerine dönmüştü. Aiden'de o ayrıldıktan sonra derin bir şekilde yutkunarak kapıdan içeriye girmişti.

Kapıdan girdikten sonra bildiği ev kokusu onu tatmin etmişti. Salon her zamanki gibi boştu ve enerji dalgalanmaları Paul'un odasından geliyordu. Kapının açılma sesini duyan Paul, odasından çıkmadan olduğu yerde bağırmıştı.

"Her kimsen dışarı çık ve bir daha da gelme! Rahatsızlık edilmek istemediğimi sizlere kaç kere daha söylemem gerekiyor kıt beyinliler!"

Paul'un öfkeli ses tonu onu bile anlık korkutmaya yeterken, Aiden boğazını temizleyerek tek bir kelime söylemişti.

"Kıdemlim..."

Aiden'in sesi nispeten boş olan evde yankılanmaya başladığında Paul aniden odasından çıkmış ve şaşkın bir ifadeyle Aiden'le göz göze gelmişlerdi.

"A-Aiden!"

Gözlerine inanamayan Paul, hızla aşağı kata inerek Aiden'in önüne dikilmiş ve adeta gerçekliğinden emin olmak için Aiden'i kendine çekerek sarılmıştı.

"Gerçekten de sensin! Öldüğünü sandım kerata! Neler oldu ? Nasıl kurtuldun ?"

Bunun gibi onlarca soruyu taramalı tüfek gibi bir anda soran Paul karşısında Aiden gülümseyerek adama geri sarılmış ve oturmak için salona geçmelerini işaret etmişti. Aiden'in yönlendirmesi ile oturma salonuna geçen ikili, Aiden'in olayları anlatmaya başlaması ile devam etmişti.

Aiden her şeyi olduğu gibi anlatmıştı. Bu dünyada güvendiği birisi varsa oda Paul'du ve sırrını hiç kimseye anlatmayacağına emindi. Bu yüzden de hiç bir detayı atlamadan ona söylemişti.

İlk başta onun söylediklerine inanamayan Paul, Aiden'in vücudunda gördüğü kan kırmızı aura ve Temel Kurma Alemi 2. seviye yetişiminden sonra anca inanabilmişti. Hala daha gözlerinde şaşkınlık ibareleri olsa da bir kaç dakika içerisinde bakışları ciddileşmişti.

"Şimdi beni iyi dinlemelisin evlat. Yaşadığın şey her ne kadar olağanüstü ve inanılmaz olsa da bunu hiç kimseye söylememelisin."

Paul'un ciddi ifadesini gören Aiden, başıyla onu onaylamıştı.

"Biliyorum kıdemlim. Geçtiğimiz üç yılda benimle her daim ilgilenen kişi sizdiniz. Benim için bir aile gibi oldunuz. Bu yüzden bu bilgileri sizinle paylaşıyorum ki sizden başka ne kimseye anlattım ne de kimseye anlatma niyetindeyim."

Aiden'in kendisine duyduğu güven karşısında gülümseyen Paul, elini çenesine koyarak bir süre düşünmüştü.

"Güzel... O zaman şöyle yapacağız. Artık yetişime başladığına ve bu senin hayalin de olduğuna göre güçlenmek isteyeceğini düşünüyorum ?"

Paul'un sorusunu kafasıyla heyecan içerisinde yanıtlayan Aiden, "İstiyorum kıdemlim. Fakat bulunduğum durumu biliyorsunuz. Ruhlar tarafından kaçırılmış birisinin anlık olarak yetişime başlaması çok dikkat çekecektir." demişti.

Aiden'in sözlerini onaylayan Paul, sözlerine devam etmişti.

"Evet... Bu yüzden şöyle yapacağız. Sende ki güçleri topladığımız da ortaya Karanlık Elementi, Çağırıcı benzeri bir güç ve Soy Kullanıcılarından Kurt Adamların güçleri akla geliyor. Tabi ki sözde Ruh Yetişiminin ve Ruh Tohumunun potansiyeli çok daha yüksek olduğu aşikar ama biz şimdiye bakalım. Günümüz yetişim kurallarına göre bu üçünün aynı yetişmicide olması öngörülebilir ve mümkün bir olgu. Son haftalar da tarikat daha doğrusu Anger Şehrinde ki tüm güçler Çağırıcı sınıfı ile ilgili öğrenci alımları yapıyor. Bugün sende bu alımlara katılarak tarikata resmi olarak öğrenci olarak gireceksin. Tarikatta şu anda ünlü sayılırsın. Hizmetli olduğun gerçeği de bilindiği için şöyle bir hikaye uyduracağız."

"Ruhlar seni kaçırdıktan sonra seni kalıntı içerisinde bir yere götürdüler ama ortam çok karanlık olduğu için sen hiç bir şey göremedin ve sürekli de seni uyuşturdukları için pek bir şey hatırlamıyorsun. Ta ki, kendini kalıntının ilerisinde ki ormanda bulana kadar. Kendine geldiğinde kalıntının yıkıldığını ve şu anki güçlerin ile birlikte ormanda bulduğunu söyleyeceksin. Ben bu bilgilerin yayılmasını sağlarım. Eğer Tarikat Liderinin de ilgisini çekebilirsek, seni korumaya alırız ki tarikata girdikten sonra seni miras öğrencim olarak alacağım. Bu sayede benden de faydalanacaksın. Ayrıca bu açıklama ileri de başka ruhlar elde ettiğinde edineceğin güçlerin açıklamalarını yapmamıza da olanak sağlar. Ama söylentiler durulana kadar şu an ki güçlerin ile idare etmen ve yetişimde de ilerlemen gerekiyor. Şu an ki mevcut durumda ekstra güçler sana sadece zarar getirir."

Paul'a güvenmenin doğru karar olduğunu bir kez daha anlayan Aiden, bu fikri kabul etmişti.

"Güzel! Yarına kadar evde takıl. Bende ayarlamaları yapayım. Yarın katılım için testlere girersin."

Paul sözlerinden sonra mutlu bir şekilde odasına ilerlemiş ve odadan bir kaç parça evrak aldıktan sonra Aiden'e de haber vererek dışarıya çıkmıştı. Aiden ise Paul'dan evden çıkmış ve bu evin hemen yanında ki asistan evine yani sadece bir gün kaldığı kendi evine girmişti.

"Evim güzel evim ha ?"

Bilinen Gelişim Alemleri;

Temel Kurma Alemi -> Genişleme Alemi -> Yükselme Alemi -> Enerji Alemi -> Enerji Çekirdek Alemi -> Dünya Çarkları Alemi -> Kadim Dünya Alemi -> Yeraltı Ölümsüzü Alemi -> Gökyüzü Ölümsüzü Alemi