Bölüm 11: Yeni Sistem

avatar
103 0

Soylu Hanenin Kanlı Yıldızı - Bölüm 11: Yeni Sistem


“Şimdi beni dinlemeye hazır mısınız?”

 

Constantine şakaklarını ovdu. Tüm planlarının çocuğu olacak yaştaki bir veledin sözleri yüzünden suya düşeceğini hayal dahi edemezdi. Kaybedecek çok şeyi olduğundan sözler onu çok etkilemişti. Bu yüzden başı ağrıyordu.

 

Aklında Cain’i öldürüp geçmek istediği hizbe hediye etme fikirleri dolaşıyordu. Fakat Cain’e bakınca bu düşünceleri bir rafa kaldırdı. Buraya tek başına gelmiş olmasının nedeni bunu yapmayacağına inanmasından kaynaklıydı.

 

‘İnsan doğasını bu kadar iyi anlamış olması… Kaç yaşında bu çocuk? O deli stratejistten sonra bir ilk yaşanıyor.’

 

Bulunduğu durumu ne kadar fazla düşünürse o kadar fazla duyguları o kadar fazla birbirine giriyordu. Haklı olduğunu kabul etmeliydi. Çoktan denize düşmüştü, yılana sarılmaktan başka bir çaresi yoktu. Cain’in söylediklerini düşününce tek seçeneği onu desteklemek olduğunu gösteriyordu.

 

“Dinliyorum Genç Efendi. Lütfen beni kendinize inandırın.”

 

Cain’in kalbi heyecandan delicesine atmaya başladı. Bilişsel kontrolü insanüstü olsa da böyle bir durumda kendini kontrol etmesi çok zordu. Gelecek planlarının temelini burada atacaktı ve bu an hayati önem taşıyordu.

 

Constantine gibi bir adamı merhametle kendi yanına çekmesi imkansızdı. Önce kendine ardından ise dostalarına olan güveni inanılmaz güçlüydü. Ona tek çıkışın kendisini takip etmek olduğunu göstermesi gerekiyordu.

 

Cain elindeki kadehi masaya bıraktı ve ayağa kalktı. Constantine’in şaşkın bakışları altında parmaklarını birleştirdi ve gözlerini kapattı.

 

“Bu…”

 

Dalgın bir şekilde masa da oturan Constantine gördükleri karşısında afalladı. Gördükleri şu ana kadar gördüğü hiçbir şeye benzemiyordu. 

 

VOOOO~


On metre çevredeki tüm Mana tek bir yere doğru çekiliyordu. Bu çekim kuvveti öylesine büyüktü ki hissetmemek mümkün değildi.

 

Mana emilimi on saniye boyunca devam etti, en sonunda Cain daha fazla dayanamayıp bıraktı. Alnından iri ter damlaları düşüyordu. Kıyafeti sırılsıklam olmuştu ancak yüzünden memnun edici bir gülümseme vardı.

 

“Nasıl?”

 

Daha kaç yaşındaydı bu çocuk? Sekiz mi? Çağın en büyük dâhisi olarak bilinen Kutsal İmparator Alexander bile Manasını kontrol etmeyi ikinci günde öğrenmişti. Önündeki çocuk ise sadece on iki saat içerisinde Manasını hissedip kontrol etmeyi başarmıştı.

 

Bununla da kalmayıp son derece komplike bir yetenek olan Derebeyi’ni kullanabiliyordu. Kara Şövalye Kılıç Ustalığı’nın ikinci aşaması Derebeyi idi. Daha önceden eğitim almamış birisi için bir günde ikinci seviyeye çıkmak imkansızdı.

 

“Genç Efendi…”

 

Constantine ne söylemesi gerektiğini bilmiyordu. Derebeyi hemen öğrenilebilecek bir yetenek değildi. Yıldız’ın dayanıklı olması gerekiyordu. Bu yüzden uzun bir süre boyunca sadece Mana toplama ve dolaşım eğitimi yapılması gerekiyordu.

 

Güçlendirilmiş zihni olmasaydı sakinliği kaybedip kendine uzun bir süre gelemeyebilirdi. Daha önceden Cain’in vücudunu kontrol etmişti. Bu da şüphelerini doğruluyordu. Şu anda karşısında tarihin en korkunç yeteneklerinden biri bulunuyordu.

 

“Vücudunuzu kontrol edebilir miyim?”

 

Cain kafasını salladı ve bileğini Constantine’e uzattı. Kol da küçüklü büyüklü binlerce Vena olduğu için Mana akışı vücudun geri kalanına göre daha zordu fakat buradan gönderilen Mana doğrudan Yıldız’a gittiği için kontrol edilen ilk yerdi.

 

Bir dağ kadar ağır olan Mana yavaşça Mana Yıldızı’na doğru yaklaşıyordu. İlerlediği her milim de Cain’in nefesi ağırlaşmaya başladı. Sanki üzerinde bir dağ taşıyordu. Constantine’i tanımasaydı onu öldürmek istediğini düşünürdü.

 

“Biraz dayanın.”

 

Constantine’in gözleri sıkıca kapatılmıştı, onun da alnında terler birikmişti. Bu durum birkaç dakika boyunca devam etti. Constantine gözlerini açıp Cain’in bileğini bıraktığında Cain daha fazla dayanamadı ve yere yığıldı.

 

Kalbi boğazında atıyordu, inanılmaz derece de acıkmış ve yorulmuştu. Canı da çok acıdığı için Constantine’e kötü kötü baktı.

 

“İnanılmaz! Gerçekten inanılmaz! Genç efendi yeni bir çekirdek modeli yaratmışsınız!” Constantine sakinliğini kazanmadan önce kahkahalar atmaya devam etti. Dünya tarafından bilinen yedi farklı çekirdek sistemi vardı.

 

Birisi İblislerin kullandığı Mana Çekirdeği sistemi idi. Diğeri canavarların kullandığı Mana Kalbi sistemiydi. Bu iki ırk direkt olarak Mana Çekirdeği ve Kalbi ile doğduğu için hayatları çekirdeklerine bağlıydı.

 

Mana Denizi sistemi ağırlıklı olarak dövüş sanatları ustaları tarafından kullanılıyordu. Elfler ve Mistik Varlıklar İlahi Ruh dedikleri bir sistemi benimsemişlerdi. Barbarların kullandığı Totem sistemindeyse Mana doğadan gelirdi. Büyücüler kalplerine yakın çizdikleri Mana Halkaları’nı bir katalizör ve dönüştürücü olarak kullanıp, dışarıdan aldıkları Mana’yı vücutlarında depolamadan büyüye dönüştürürlerdi.

 

En son olarak ise yüzlerce yıl önce bulunmuş olmasına rağmen en gelişmiş Mana sistemi olan Yıldız sistemi vardı.

 

Şövalyeler Yıldız Sistemi’ni kullanırlardı. En gelişmiş yıldız sistemi ise Kara Şövalyeliğin temelini oluşturan Kara Yıldız sistemiydi. Sürekli devridaim olan Mana bir yolu sürekli takip ederek fiziksel özellikleri sürekli artırır, büyüye benzer becerileri kullanma imkanı verirdi. Kara Yıldız Sistemi’nde bu enerji normalden birkaç kat daha yıkıcıydı.

 

Cain’in kalbinin çevresindeki çekirdek ise çok garipti. Büyücüler de olduğu dışarıdan sürekli Mana çekiyordu ancak diğer sistemlere de bir hayli benziyordu. Mana Çekirdeği gibi sürekli dönüyordu ve Mana büyük oranda çekirdek de birikmişti. Yıldız Sistemi’nin dolaşım rotasını seyrediyordu fakat Mana Kalbi gibi sürekli Mana pompalıyordu.

 

“Ufuk açıcı resmen…”

 

Kendini bastırmasaydı bağırabilirdi.

 

Ama birkaç saniye sonra duraklayıp ciddi ifadesini tekrardan takındı.  

 

“Buna rağmen sadece Şovalye olabilirsiniz Genç efendi. Büyü tekniklerini ya da Şeytani Sanat kullanamazsınız. Venanız tamamen parçalara ayrılır, oracıkta hayatınızı kaybedersiniz.”

 

Özelliklerinden bir parça taşıması demek onların yaptığı her şeyi yapabilir demek değildi. Mana miktarı bakımından seviyesinin çok üzerinde olabilirdi. Fakat yeni bir yıldız oluşturmak için sarf etmesi gereken çaba bir hayli fazlaydı.

 

Yeni bir sistem demek yeni yasalar demekti. Bu yüzden Cain’in yeni bir yıldız oluşturmak için sisteme yeni teknikler yaratması gerekiyordu. Bu da uzun bir zaman ve çaba gerektirirdi. Avantajı olsa da dezavantajı da çok fazlaydı.

 

Buna rağmen ne Cain ne de Constantine dezavantajları üzerinde durup canlarını sıkmadı. İkisi de eninde sonunda Cain’in bir yolunu bulup bu sistemi geliştirebileceğini biliyordu.

 

“Bir adı var mı?”

 

Constantine’in sorusu Cain’in düşüncelere dalmasına neden oldu. Konuşmanın akışı giderek bozulmuştu hem Constantine hem de o konuşmanın Mana’ya geleceğini düşünmemişti. Cain ise birkaç saat önce yanlışlıkla oluşturduğu bu tekniğin yeni bir sistem olma ihtimalini hiç düşünmemişti.

 

“Samanyolu Sistemi diyeceğim.”

 

“Güzel isim.”

 

Constantine yerine otururken Cain ise hâlâ yerde oturuyordu. Başka birisinin enerjisinin vücudunda kalmaması gerektiği kitaplarda yazıyordu. O zamanlar nedenini anlamamıştı fakat şimdi anlayabiliyordu.

 

“Haberiniz yok gibi duruyor fakat Genç efendi, başkasının vücudunuzu incelemesine hiçbir zaman izin vermeyin. Binlerce yıldır takip edilen yedi sistem arasına bir sekizincisinin eklenmesi tüm kıta da şok etkisi yaratır. Bu sistemi özelleştirmek isteyenler olacaktır. Ayrıca vücudunuzun içini bilen kişi size karşı konulamayacak bir üstünlüğe sahip olur.”

 

“Dikkat ederim.” Cain yerden kalkıp alnında birikmiş terleri sildi, “Teklifim hakkında ne düşünüyorsunuz?”

 

“Kardeşlerimle konuşmam gerekiyor. Bize sizi desteklemeye değeceğini göstermeniz gerekiyor.”

 

Bu kadar kolay olması imkansızdı. Cain sinirlenmedi. Burada birilerinin hayatı söz konusuydu. Basit bir yetenek gösterisiyle Cain’in yeterliliğine karar verilmişti. Fakat onu desteklemeye değip değmeyeceğini Cain’in gelecekte yapacakları belirleyecekti.

 

“Beni kimin hedeflediğini biliyor musunuz? Yıllar boyunca kellemi hedefleyen kişiyi?”

 

Constantine bir şey söylemedi.

 

“Size onun kafasını getireceğim…”

 

   






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44787 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr