Gökyüzü sonu gelmez yıldızlı bir geceyle kapalıyken Derin çam ormanı mutlak sessizliğe gömülmüştü, ay ile yıldızların muazzam parıltısı devasa ağaçların üzerinde bulunan kardan çevreye yansıyordu.
Bu büyüleyici görünen ortamında yavaşça sonu yakındı.
Güneş ışınları yükseliyordu...
Derin çam ormanı güneşin doğuşuyla bir köşesinden aydınlanmaya başlarken devasa ağaçların dallarında bulunan kar taneleri güneşin doğuşuyla bir başka güzel parıldamaya başlamışken küçük su taneciklerine dönüşen kar kristalleri düşüşleri sırasında karanlığı aydınlatan parlak inciler gibi karanlığın içinde ilerleyerek toprağa ulaşıyorlardı.
Bu esnada ormanda yankılanan bir ses pek çok canlının dikkatini çekmeyi başardı.
"Tak.. Tak... Tak... Tak...."
Ovour gözlerini bu rahatsız edici sesle açmıştı.
Krater gölünden ayrıldılarından beri 3 gün 3 gece yol almışlardı, her ne kadar Ovour ve diğerleri Krater gölünde rahatlamaya fırsat bulsalarda yolculuklarına kaldıkları yerden devam ettikleri için tekrar aynı sıkıntıları çekmişlerdi.
Şimdi ise bu rahatsız edici sesle birlikte uyanmaya başlamıllardı.
"Daha güneş bile doğmamış ne acelleri var ki?" Teno camdan dışarıya baktığı sırada söyleniyordu.
Ardından bulundukları arcın kapısı açıldı ve "Siz uykucular hala araçta ne işiniz var çıkın dışarı." Bacon'un bağırtısını işiten gurup hızla at aracını terketmek için hareketlenmeye başladı.
Sonunda bir kez daha at aracından çıkan Ovour temiz havanın ciğerlerine dolmasına izin verdi.
Güneş ışınları yavaş yavaş yükselirken bulutların ardında o parlak göz alıcı ışıltısı gökyüzünün bir kısmını çevrelemiş bir diğer kısımda ise karanlık etkisini kaybediyorken yerini gök mavisinin tonlarına bırakıyordu.
At arabaları ormana doğudan girdikleri için güneş hemen arkalarından yükseliyordu fakat hala yeterli yüksekliğe ulaşamadığı için güneş ışınları devasa çamları aşıp toprağa ulaşamıyordu.
Ama buna rağmen bulundukları alanı görecek kadar gün ışığı onlara ulaşıyordu.
Etrafına baktığında ise eğitim yapacakları bölgeye yani Derin çam ormanına geldiğini anlamıştı, bulundukları alanda metrelerce yüksekliğin de kalın çam ağaçlarından bulunuyordu ve en küçük ağacı çevrelemek için bile 3 kişiye ihtiyaç vardı.
Aynı zamanda bu çam ağaçları yıl boyunca yapraklarını dökmediği için yağan karın büyük bir kısmı ağaç dallarında klamıştı, toprağın üzerinde ince bir kar katmanı bulunurken kar düşmeyen topraklar ise nemli bir forma dönüşmüştü ve onların eğitimine sorun oluşturan bir etkende yoktu.
Ovour ve birkaç kişi toplanmış sohbet ederken sonunda güneş ışınları devasa çam ağaçlarının arasından toprak yüzeyine dokunur hale geldi.
Bir süre sonra ise Pug, Bacon, Isabel ve Arser 42 kişilik gurubu eğitmen Tark'ın bulunduğu at arabasının önünde toplanmıştı.
4 Yardımcı eğitmen son bir kontrol yaptıktan sonra Eğitmen Tark'ın bulunduğu aracın kapısına hafifçe vurdular ve kısa bir süre sonra Eğitmen Tark 42 kişilik gurubun karşısında dikilip bir süre onlara baktıktı ve...
"Puk, Bacon 6 kişi seçin ve aralarında birer adım mesafe olacak şekilde sıraya sokun ve her birinin arkasına ise 6 kişi yerleştirin."
Puk ve Bacon hızlı talimatlar vererek 42 kişilik gurubu nizami bir sıraya sokup tekrar yerlerine dönmüşlerdi.
"Bu günden itibaren bana Kaptan Tarak şeklinde sesleneceksiniz, eğitiminiz ise başlamış bulunmakta ve artık bir dizi kuraları hayatlarınıza kabul ederek yaşayacksınız.
Şimdilik temel disiplin eğitiminden birini gerçekleştirdiniz ve artık toplan komutunu duyduğunuz anda bu şekilde toplanacaksınız ve asıl konuya gelirsek eğitimleriniz aşamalı bir şekilde ilerleyecek fakat bu konu fazla uzun ve karışık olduğu için şu an konuşmamıza gerek yok sadece şunu unutmayın sizler Yanan Cennet Klanının genç nesili arasında en dikkat çeken yeteneklersiniz, sıkı çalışın ve güçlennin." Sözlerinin ardından tekrar at arabasına geri döndü.
4 kişilik eğitmen gurubundan ise Pug öne çıkarak, "Pekela eğitim bölgemize geldiğimize göre size bir kaç şeyi açıklama vaktimiz geldi. Fakat öncelikle sizleri 2 guruba ayırmayı düşünüyoruz, 4 eğitmen olarak her birinizden sorumluyuz ve sizi en iyi şekilde yönlendirmek için sizlerin yeteneklerini tanımamız gerekir, bunun için ise en iyi yöntem sizi ayırmaktan geçer." Sözlerinin ardından ellinde kumaş bir torba belirdi.
"Bu torbanın içinde her birinizin adının yazılı olduğu kağıtlar bulunuyor. Bu yöntem tamamen eşit ve kişinin şansına bağlı her gurupta 21 kişi bulunacak, bu gurupların birine ben ve Bacon eğitmenlik yaparken diğer guruba ise Isabel ile Arser eğitmenlik yapacak ve şimdi gurupları ayırmaya başlaylaım."
Bu sözlerin ardından Ovour ile diğerlerini çeşit çeşit düşünceler ve duygular çevrelemişti.
Fakat en dikkat çeken bir gurup erkekti. Sonuçta bu eğitimin ne kadar süreceği belirsizken eğitmenlerinin kadın olması her açıdan daha iyi düşüncesine kapılmışlardı.
Tabi arkadaşları ile aynı gurupta olmak isteyenlerde vardı.
Kızlar ise ne düşündüklerini kim bilir?
Ve bazıları heyecanlı, mutlu, istekliyken kimileriyse gergin, sabırsız ve mutsuzdu. Aralarından şansına güven de vardı güvenmeyen de vardı, bazılarının ise farklı istekleri.
Çoğu kız ve erkek Isabel ile Arser'in eğitmenlik yaptığı gurupta olmak istiyordu.
Ovour ise tam tersine Puk ile Bacon'un eğitmenlik yaptığı gurupta olamak istiyordu ve tabi yanında Teno, Ashley, Andrev gbi yakın olduğu kişileri düşünmeden edemiyordu.
Bu sırada Arser, Pug'un tutuğu torbaya uzanarak, "Öncelik her zaman kadınlarındır." Diyerekten elini torbaya soktu ve herkes ilk kişinin kim olacağını bekliyordu.
Torbadan 1 kağıt seçen Arser 42 kişilk duruba baktı ve "Sizleri çok merekta bırakmadan seçtiğim şanslı kişiyi söylüyorum." Kağıda bir bakış attıktan sonra ise dudaklarının aarasından bir isim orada bulunan herkesin zihninde yer etmişti.
Özellikle de erkeklerin.
O isim ise Ovour'du.
Birkaç saniyenin ardınan ise 42 kişilk guruptan ayrılan Ovour, Arser'in karşısında durdu.
Tüm gözler onun üzerindeydi.
Arser ise onu iyice süzdükten sonra yüzünde bir gülümseme yer etmişti. "Pekala Ovour seçtiğim ilk kişi olduğun için senden büyük beklentilerim var."
'Beklenti mi? Ne beklentisnden bahsediyor ki?' Diye düşünen Ovour "Acaba nasıl bir beklenti olduğunu sorabilirmiyim?"
"Şöyleki, ben ve Isabel sadece 2 kişiyiz sen ve diğer seçeceğim kişileride düşünürsek toplam 21 eder.
Şu andan itibaren sen ve diğerlerinin eğitiminden biz sorumlu olacğımız için sizlerin her sorunuyla doğrudan alakdar olmak zorundayız ve her biriniz farklı farklı sorunlarınızı bana veya da Isabel'e anlatacak olursanız çok büyük bir karışıklık olacaktır. Fakat bu karışıklığın önüne geçecek bir lider olur ve 20 kişiyi yönlendirirse hiçbir sorun yaşamazız."
Bu sözlerden yola çıkan Ovour tek bir sonuca varmıştı, "Yani benim 20 kişiyi yönlendirecek kişi mi olmamımı istiyorsunuz?"
"Evet tam olarak öyle, şimdi kenarda bekle daha sonra detaylı bir açıklama yapacağım." Dedikten sonra seçim için sırasını bekledi.
Ovour ile Arser'in kısa konuşması sonlandıktan sonra Pug'ta torbadan aldığı kağıdı okudu.
"Riley." Suratında her halinden mutsuz olduğunu beli olan ifadesiyle Pug'un yanında yerini aldı.
"O kadar mutsuz olma iyi bir eğitmenimdir."
Pug'un ardından tekrar torbaya uzanan Arser' de hızlıca bir seçim yaptı ve kısa bir süre sonra 42 kişilik gurup ayrıldı.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..