Geçen birkaç günün ardından Ovour, Ashley'le arasında olan gerginliği ortadan kaldırmış ve eğitimine odaklanmıştı.

Eğitmen Isabel'in eğitim zamanında, enerji özümseme eğitimi, enerjinin temel yasaları üzerine eğitim ve de Meridyen Girdabı Sanatına çalışıyordu.

Eğitmen Isabel'in anlattıkları kadarıyla Royng Klanında sağlıklı bir şekilde büyüyen ve gelişim yoluna adım atmış olan her genç 10 yaşından önce Kaynak Vücut Alemine ulaşması bekleniyordu.

Ovour da bunu öğrendiğimden beri enerji özümseme  ve Meridyen Girdabı Sanatına daha fazla özen gösteriyordu.

Eğitmen Arser'in eğitim zamanında ise oldukça fazla eğitim seçeneği mevcuttu ama genel olarak savaş teknikleri üzerinde duruyorlardı.

Ovour'un da hedefi aynıydı, Hücum Tekniği üzerinde hakimiyet sağlamaktı.

Çünkü onun saldırı stili için hız ve manevra kabiliyeti büyük bir öneme sahipti. Hücum Tekniği de istediğini gerçekleştirebilecek yegane teknikti.

Ovour'un ihtiyaç duyduğu manevra kabiliyeti, şimşek kadar hızlı ve kurnaz bir tilki gibi çevik olmasından yanaydı.

Eğer ki istediğini başarabilirse saldırıları daha etkili olacaktı.

Ayrıca Eğitmen Arser'in tecrübelerine
göre yakın dönüşte, yaşam ya da ölüm çoğunlukla anlık hareketlere göre belirleniyordu ama aşırı tehlikeli olmasına rağmen insanı en büyük arzusuna yani yaşama arzusuna itiyordu.

Çoğu zamanda Eğitmen Arser'in anlattığı seyahatları, maceraları, tehlikeli ve muhteşem yerleri son olarak ta yaşam ile ölümün sınırında olduğu zamanları, tıpkı kendisi yaşamış gibi hayal ediyordu.

Tüm bu anlatılanlar sayesinde ise o bir gelişimcinin yaşamına özlem duyuyordu!

Gökyüzüne uzanmak, toprağın üzerinde ve altında olanları görmek, göllerin, nehirlerin ve okyanusun en derinine dalmak istiyordu.

Büyülü yaratıklarla savaşmak, efsanelerin peşine düşmek, hazineler için mücadele etmek, daha güçlülere meydan okumak ve kendi sınırlarını aşmanın verdiği hissi tatmak istiyordu.

Eğitmen Arser'in sayesinde Ovour kanını kaynatan o yaşam tarzına özlem duymaya başlamıştı!

Fakat bunun için onu hayatta tutacak güce ve tecrübeye ihtiyacı olduğunun da farkındaydı.

Bunun için ise hedeflediği ilk şey Yedi Yolun Bedeli Tekniği ile vücudunu daha da güçlendirmekti ama bir günün sonuna gelindiğinde bu tür düşünceleri bir kenara bırakıp, vücudunu dinlendirir ya da Ashley ile bir çok farklı konuda hakkında konuşurdu.

Şimdi ise...

"Ashley, sağ bacağını kaldır ve sabit durmaya çalış. Ayrıca derin bir nefes al."

Ashley şu an yüz üstü yatmış ve sağ bacağını tutan Ovour onu üzerine hafifçe baskı uygulamaya başladı.

"Ahhh!" Küçük bir inilti onun dudaklarından döküldü ve "Ovour biraz daha nazik davranır mısın?"

Bunun üzerine kavrayışını yumuşatan Ovour onun sağ bacağını biraz daha öne yatırdı.

"Ashley, nasıl hissediyorsun?"

"Biraz...Acı hissediyorum ama idare edebilirim; fakat bu pozisyon da...Şey neyse çabucak bitir artık."

"Tamam." Dedikten sonra bir diğer  pozisyona geçti.

Ashley ise kısık kısık nefesler alırken kendi düşüncelerine kapılmıştı.

'Masaj yapıyor olmasına rağmen, neden bu şekilde hissediyorum ve o sert...Off düşünme bunları Ashley, hislerine hakim ol.' Düşüncesi içerisindeydi.

"O..Ovour bu kadar yeter, şimdi sen uzan." Dedi bir anda Ovour'un ellerinin arasından uzaklaşırken.

"O halde omuzlarım sana emanet."

Dedi ve yüz üstü uzandı ve onun üzerine oturan Ashley dirseği ile köprücük kemiğinin hemen altına baskı uygulamaya başladı ve ardından bir diğer omuzun da aynı işlemi uygulayaraktan masaja devam etti.

Bir süre sessizliğini koruyan ortamı dağıtan Ashley aklına takılan bir soruyu sormak ve sormamak arasında gidip geliyordu ve...

"Ovour, Eğitmen Arser seninle o gece hakkında özel bir konuşma yaptı mı?" Fakat Ashley'in beklediği cevabın aksine, "Sert bakışlarından başka hiç bir şey yoktu. Neden sordun ki?"

"Hahahhh sadece merak, o kadar."

"Peki..."

Masajın ardından ise uyku tulumuna girip gözlerini kapadılar ama Ovour yarın hakkında düşünüyordu çünkü yarın bireysel eğitim günüydü ve şimdiden ne yapacağına dair planı vardı.

Bir süre sonra da uyudu.
......

Gün doğumu ile çalmaya başlayan ziller tüm kamp alanına yayılıyordu ve zil ile uyanan herkes çadırdan çıkıp yumuşak ve kuru toprağın üzerinde adımlamaya başlamıştı.

Ovour da çadırdan çıkıp vücudunu basit hareketler yaparak esnettikten sonra kamp ateşinin yanında ki sırada yerini aldı ve eğitmenlerinin gelmesini bekledi.

Çok da geçmeden beklenen iki figürler geldi ve sabah eğitimi başlamış oldu, devamında ise enerji özümseme eğitimi başladı.

O eğitim de bittiğinde ise bireysel eğitim başlamıştı.

Bu sırada vakit kaybetmek istemeyen Ashley, Ovour'un elinden tutuğu gibi onu çekti ve kalın gövdeli çam ağaçların arasında gözden kayboldular.

Amaçları da...

"Kış aylarının sonuna geldiğimiz için hayvanlar daha hareketli olmaya başladı ve bu bizim için daha çok av demek ama diğerleri de av peşinde koştuğu için hızlı davranmalı ve iyi bir av bölgesi bulmalıyız." Dedi onu kolundan çekerken.

Ovour da bunun farkındaydı, çünkü her gün doğada ki yeni bir değişimi fark ediyordu.

Her sabah uyandığımda orman karanlık olurdu, şimdi ise her gün daha aydınlık oluyordu. Geceleri soğuk olduğu için nemli toprak taş gibi sert olur ve gün içerisinde yumuşataraktan çamur halini alırdı, şimdi ise geceleri eski soğuk yoktu. Sabahları da toprak kuru ve yumuşak olurdu.

Derin Çam Ormanı da sık olmasına rağmen çam dallarında biriken kar kütlesi toprağa ulaşırdı, şimdi ise gölgelerde kalan sert kar birikintisi ve dalarda eriyen karlar vardı.

Ayrıca gün boyunca güneşlenen bölgede ki karlar erimiş ve kış boyunca toprağın içinde korunan tohumlar, toprağı aralayarak gün ışığına kavuşmuştu.

Tabi doğa sadece onlarla sınırlı kalmayaraktan en küçüğünden en büyüğüne kadar eski görkemli günlerine geri dönmeye hazırlanıyordu.

Kış uykusuna yatan ve aynı sebepten dolayı yuvalarına çekilen bir çok hayvan ve yaratık yuvasını terk ederken, sonsuz yaşam ve ölüm döngüsü de eski canlılığına kavuşmuştu.

Son birkaç yıldır sert kış koşullarına maruz kalan Ovour ve diğerleri ise eskiye göre daha rahattı.

"Ashley elimde olan tüm tuzakları kurdum." Dedi Ovour, her bireysel eğitim gününde tuzak kurdukları için o da biraz tecrübe sahibi olmuştu.

Tabi onun aksine daha karmaşık tuzaklar kuran Ashley, her zaman ki gibi son kontrolünü de yaptıktan sonra... "Evet, benim ki de bitti." Dedi ve kamp alanına yöneldiler.

Vardıkları zamanda eğitimlerine başlamış oldular ama çok geçmeden Eğitmen Arser'in yaklaştığını görünce ona bakmadan edemediler, çünkü onlara doğru ilerliyordu.

İkili Eğitmen Arser'i karşılarda görünce biraz panik oldular, çünkü o geceden sonra eğitmenlerinin onlara yaklaşımı dada farklı oluştu ve özellikle de Eğitmen Arser'in Ovour'a karşı olan tutumu oldukça sertti.

"Ashley, sen eğitimine devam edebilirsin." Dedi ve onu gönderdi, ardından, "Sen ise beni takip ediyorsun!"

Sözlerinin ardından yürümeye başladı ve çaresiz kalan Ovour ise onu takip ediyordu.

Onların gidişini izleyen Ashley ise garip duygulara kapılmıştı.