Ashley ve takımı sağa sola doğru kaçışmaya başladıktan sonra sıra onları kovalayacak olan Ovour ve takımına gelmişti.
"Lider, herhangi bir plan var mı yoksa rastgele yakalamaya mı çalışacağız?" Diye sordu Almira ve takımın geri kalanı da bir cevap bekliyordu.
"Eğitmen Arser yakalayan kişiye kaynak vereceğini söyledi, yani takım olarak merkez görevini üstlenen kişiyi yakalasak bile kaynaklar tek kişiye gidecektir.
Fakat 2 kişilik takımlar halinde hareket eder ve rakip takımda ki sıradan hedefleri yakalamaya çalışabilirsiniz ama bu karar size ait." Dedikten sonra bazıları 2 kişilik takımlara ayrıldı, geri kalanlar ise merkezdekileri hedef aldı.
Tıpkı Ovour gibi...
"Süreniz doldu, şimdi onları yakalamaya başlayın!" Dedi Eğitmen Arser.
O sözlerin ardından Hücum Tekniği aktif eden 10 kişi ağaçların arasında gözden kayboldu.
Fakat nerede olursa olsunlar Eğitmen Arser ve Isabel'in gözlerinden kaçamıyorlardı.
......
Derin Çam Ormanının küçük bir kısmı şimdilik bir savaş alanına dönmüştü ve çevrede yaşayan hayvanlar o bölgeden uzaklaşmıştı.
Fakat bu mücadeleye katılanlar ise ellerinden gelen her şeyi yapıyordu.
Ovour ise devasa boyutlara ulaşmış olan çam ağacının kökleri arasında sessizce bekliyordu.
"Neredesin! Neredesin!" Ovour hedefi en büyük ödüldü ama bunu sağlayacak olan kişiler saklanmıştı.
Ovour da bundan nefret etse de o da aynısını yapardı.
Çünkü Ashley ile takımı kaçan kişiler ve Ovour ile takımı ise kovalayan kişiydiler.
Fakat bir süre sonra takımların rolleri değişecekti ve bunun farkında olan Ashley'in takımı enerjilerini harcamamak için saklanmaya karar vermişlerdi.
Ovour'un takımı ise onları bulup ve yakalamak zorundaydı ama her şekilde rakip takımdan daha fazla yoruluyorlardı.
"Çıkın ortaya! Korkaklar!"
".....!"
"Bu tarafta kaçan kişiler var yakalayın."
"Lanet olsun..."
"......?"
Hatta bu yüzden Eğitmen Arser'e karşı takımı şikayet eden kişiler bile vardı ama Eğitmen Arser'in tek cevabı; "Yapabileceğim bir şey yok ama siz onları yakalayabilir yada liderinizin şansına lanet edebilirsiniz." Cevabını duyanlar öfkeli bir şekilde geldikleri gibi gidiyorlardı.
Onların ne yaptığının farkında olmayan Ovour da İngrm'ı kovalayan kişileri takip etmiş ve onun buralarda bir yerde sakladığını düşünüyordu.
Bu yüzden kendini gizledi ve ilk hareketi İngrm'ın yapmasını bekledi.
Nede olsa onu arayan birkaç kişi daha vardı ve olduğu yeri en sonunda bulacaklardı.
Ovour da bunu bekliyordu.
"Hey Calvi o taraftan itibaren her deliğe iyice bak, Luna sol tarafta sende. Dikkatini kaybetme." Dedi Faro.
Amaçları da İngrm'ı yakalamaktı.
Fakat o tıpkı Ovour gibi kalın bir kökün arasında sessizce bekliyordu ama Calvi'nin ayak sesleri kulağına kadar geliyordu.
'Artık burada kalamam!' Düşüncesi içerisinde olan İngrm elinde ki kar topunu sol tarafa fırlattı ve umduğu gibi Calvi sesin geldiği yöne doğru yavaş adımlar ile ilerlerken o ise sağ tarafta ki eğimi kullanarak uzaklaşmaya başladı.
Fakat o uzaklaşırken Ovour'un gözleri de onun üzerindeydi. "Sonunda çıktın..."
İngrm uzaklaştığı sırada birkaç kişiye daha fark edilmişti ama yumrukları ve hızı sayesinde onları atlatmıştı.
Şimdi ise yeni bir çam ağacının kökleri arasındaydı ama bu sefer ki yeri hiç olmadığı kadar gizli ve sessizdi.
"Sonunda biraz olsu..." Fakat sözlerini bitirmeden savunma pozisyonuna geçti ve çok kısa bir süre sonra Ovour kendini gösterdi.
"Ashley'i tercih edeceğini sanıyordum?" Dedi İngrm.
"Hala onu tercih ediyorum ama o bir avcı ve gerçeklerden bahsedecek olursak onu yakalamak seni yakalamaktan daha zor olacaktır."
"O halde gel!" Diyen İngrm hazır bir şekilde beklemeye başladı.
Ovour ise hem Hücum Tekniğini hemde Sarsılmaz Yumruk Tekniği aktif ederek bir anda onun önünde belirdi ve hazırda bulundurduğu sağ yumruğu ile saldırdı.
Ovour'la birlikte hareketlenen İngrm ise ileri doğru adımladı ve omuzlarını geri çekerken, sol ayağı ile onun arka direklerine aynı anda vurdu.
Bu sırada ise İngrm'ın sağ eli Ovour'un suratına sert bir darbe indirdi.
Bunun sonucunda dengesini kaybeden Ovour yere düştüğünde İngrm hiç beklemeden sağ ayağını kaldırdı ve onun suratına bir kez daha vurdu.
"Ohh! Haklısın, ona göre kolay hedefim ama yakın dönüşte çok daha iyiyim." Diyen İngrm bu kezde karnına tekme attı.
Ovour ise hissettiği acı duygusuyla sarsmıştı.
O buraya onu yakalamaya gelmişti ama tek bir yumruk dahi atamadan kendini yerde buldu.
Şimdi ise kırılan dişi ile kanı tükürdü ve sonra "AHH! Nasıl..Yaptın?" Dedi zorlukla.
Gitmek üzere olan İngrm ona baktı ve "Süpürme hareketi." Dedikten sonra orayı terk etti.
Ovour da kolları iki yana açarak hissettiği acının son bulması için vücudunda ki enerjiyi harekete geçirdi.
......
Bir süre sonra ise ayaklanıp ķöklerin arasından ayrıldı ama dışarı çıktığında hala mücadele edenleri görünce bir kez daha Hücum Tekniği ile ileri atıldı ve diğerleri tarafından kovalanan Erik'in üzerinde atlamıştı.
Çok geçmeden onu kovalayan Noksi ile Almira da gelmişti.
"Hey! O bizim avımız." Diyerek öne çıktı Noksi.
Ovour ise bir süredir altında debelenen Erik'in suratını yumrukladıktan sonra ayağa kalkıp onlara baktı.
"Sadece yardım ettim, o kadar." Dedi ve oradan uzaklaştı ama aslında İngrm'dan yediği dayak yüzden öfkeliydi.
"Daha fazla devam etmeme gerek yok, 2 kişiyi bile yakalayacağımı sanmıyorum." Dedi sırada geri dönmeye karar verdi ama; "Geri dönüş yolu hangisi?" Diye sordu kendi kendine ve bir yön seçip ilerlediği sırada takımında ki diğer kişilerin de görebiliyordu.
Tabi çoğunun eli boştu.
Ama onu görenler de ona öfkeli bir şekilde baktığını görünce yönünü değiştirme kararı aldı.
"Neden bana öyle bakıyorlar ki?" Bunun cevabını düşünsede bulamamıştı.
Seçtiği yönde ilerlemeye devam ederken duyduğu bir ses ile durdu ve o yöne doğru ilerledi.
......
"Daha ne kadar kaçacaksın Roksi?"
Sendeleyerek kaçmaya çalışan Roksi bir çamın dibine saklandı ama hemen ardından gelen Elezar ise etrafına bakıyor ve Roksi'ye sesleniyordu.
Bir köşede saklanan Ovour ise ikisini de görebiliyordu.
"Sanırım şansım geri döndü hehe..."
Elezar arıyor ve Roksi de saklanmaya devam ederken Ovour ise ilk önce biraz ses çıkararak Elezar'ı başka bir yöne çekti ve ardından Roksi'e yaklaşmaya başladı.
Roksi ise ayak seslerini duyuyordu ama kimin geldiğini bilmiyordu ama her şekilde saldıracakmış şekilde bekliyordu ta ki..."Roksi, benim Ovour." Bu sesi duyana kadar.
Sakladığı yere varan Ovour onun yorucu bir mücadeleden çıktığını görebiliyordu ve göz göze geldikten sonra, "Anlaşma yapmaya ne dersin?" Basitçe sordu Ovour.
"Beni yakalamak istesen yapardın ama anlaşma istediğine göre kabul ediyorum. Fakat peşindekini ne yapacaksın?"
"Onu dert etme bizi yakalayamaz ise sorun da olamaz ama öncelikle..." Ovour aklındakileri hızlıca Roksi'ye anlattı ve ardından onu omuzuna aldı.
"Çıktığımız an bizi fark edecektir, yani sabit durmaya bak." Dedikten sonra Ovour sakladıkları yerden hızlıca çıktı.
Tabi bu sırada onları fark eden Elezar'ın yüzünde çirkin bir ifade oluşmuştu.
"OVOUR!!! Seni kahrolası derhal dur!" Dese bile o ardına bile bakmadan kaçmaya, öfkeli Elezar ise kovalamaya başladı.
Tabi o ikisinin arasında gerçekleşen her şey diğerleri tarafından da fark edilmişti.
Nede olsa Ovour'un düşündüğünü diğerleri de düşünmüştü ama aynı takımdan oldukları için aralarında bir çekişme çıkmamıştı.
Fakat Elezar her iki takımada saldırabilen bağımsız kişiydi, yani onun avını kapabilirlerdi ve Ovour da tam olarak bunu yapmıştı.
Şimdi ise ardına bile bakmadan Eğitmen Arser'in yanına koşuyordu.
Elezar ise hakaretler savurarak peşinden koşuyor ve arda eline geçen birkaç şeyi Ovour'a fırlatıyordu.
"Lanet! Yetişmek üzere." Diyen Roksi de telaşlanmaya başladı ama Ovour sadece koşuyordu, çünkü Eğitmenleri tam karşında duruyordu.
Fakat Elezar onlara iyice yaklaşmıştı. 'Biraz daha...Neredeyse yakaladım.' Düşüncesi ile atılan Elezar soğuk bir şekilde gülüyordu. "Yaladım sizi!" Diyen Elezar son hamlesini yapacakken Kelia araya girdi ve onun önünde durdu.
Fakat Kelia öylece durmuş olsa bile Ovour'a son fırsatını tanırken, Elezar'a ise büyük bir şok yaşatmıştı.
Tabi bu sayede Ovour Başlangıç noktasına Roksi'yi ulaştırmayı başardı.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..