132-kaçan Ovour~(1)

avatar
349 2

Varoluşun Ötesinde - 132-kaçan Ovour~(1)


Varını yoğunu ortaya koyarak koşan Ovour sonunda başlangıç noktasına ulaşabilmişti.


Daha sonrasında ise Isabel sanki onun gelişini beklermiş gibi dudaklarının arasına yerleştirdiği düdüğü üfledi.


"Füüüüüüüüü..Füüüüüüüüü.."


Düdük sesi ormanda yayılırken bu sesi duyan takımlar artık mücadele etmeyi bırakmış ve uzun bir süredir saklanan kişiler açığa çıkmaya başlamıştı.


Ovour ise şu an hazırız ve tepkisiz kaldığı yumruğu yiyeceği için kendini refleks olarak kasmış, gözleri ise sıkıca kapanmıştı.


Fakat birkaç saniye geçmesine rağmen acı hissiyatı yoktu sadece "pat" diye bir ses kulaklarına gelmişti.


Gözlerini açtığında ise tahmin ettiği gibi yumruğun sahibini yani Elezar'ı görmüştü ama aynı zamanda onu durduran Eğitmen Arser'i de gördü.


"Eğitmenim.." Fakat o sözlerini bitirmeden sert bir şekilde geri itilmişti.


"Bu cesareti nereden alıyorsun?" Dedi Eğitmen Arser.


Elezar ise öfke dolu gözleri ile Ovour'a baktı ve "Roksi'yi ben yakalamıştım ama o araya girdi ve.."


"YETER!!!" Diye bağıran Arser boğucu aurasını serbest bıraktı.


"Medeniyetten uzakta sadece orman kanunları geçerlidir. Yani sözlerin değil yaptıklarınız gerçek olur ve sen yeteri kadar güçlü olsaydın Roksi'yi getirirdin."


Fakat Elezar hala pes etmiş değildi.


"Fakat eğitmenim o sür..hıff Kelia bana engel oldu, eğer karışmamış olsaydı onları yakalayabilirdim." Elezar, her koşulda kendi haklı görüyor ve buna inanıyordu.


Gerçekler ise Eğitmen Arser'in sözlerini belli olmaya başladı.


"Hala zayıfsın Elezar! Yürüdüğün yolda sayısız engel ve senden güçlüler var. Bu zamana kadar ben hiçbir kişinin tek başına yenilmez bir güç olduğunu ne duydum ne gördüm.


İmparatorun bile ordusu ve güvendiği dostları var. Bu durum Ovour için de geçerli, ona destek olan bir dostu var ama sana destek olan kimse yoktu. Sonuçta buraya kadar onu kimse durdurmaya çalışmadı." Bu sözlerin ardından Elezar hiçbir şey diyemeden bir kenara çekilmek zorunda kaldı.


"Biraz dinlenin, ardından devam edeceksiniz" Diyen Eğitmen Arser, Ovour'a son kez baktıktan sonra Eğitmen Isabel'in yanına döndü.


Eğitmen Isabel ise takımları kontrol ediyordu.


"Eksik var mı?"


"Eksik yok ama bu eğitimin amacından saptığını düşünüyorum." Dedi.


Ovour ve diğerlerine bakan Arser de aynı şekilde düşünüyordu.


Bu eğitim amacı, daha doğrusu Eğitmen Arser'in düşüncesi soluksuz bir kovalamacaydı.


Hücum Tekniği sürekli aktif olacağı için de eğitim sırasında 2 takımda bu tekniğini daha iyi kavrayabilecekti ama işler hiç düşünmediği bir şekilde gerçekleşmemişti.


Artık eğitimden daha çok gelişim kaynakları için hazırlanan bir mücadeleye döndü ama durmak için geç ve anlamsız olacağı için bu şekilde devam edecekti.
......


"Nereye saklandığını söyle artık, hem ne kaybedersin ki?" Dedi Ovour ısrarla.


"O halde kimden dayak yediğini söylersen anlatırım." Karşılık olarak cevap verdi Ashley ama ikiside istediği cevabı anlamamıştı.


Fakat konuşmaları devam ederken Roksi hemen Ovour ile Ashley'in karşısına oturdu.


"Kendin için bile olsa beni kaçırdığın ve ayrıca Elezar'ın o yüz ifadesini görmemi sağladığın için teşekkürler." Dedi Roksi.


Ovour ise ona yaklaşarak "Nede olsa anlaştık ve eğer beni bulmayı başarırsan kendimi senin kollarına atacağımdan şüphen olmasın. Fakat beni fazla hırpalamamaya özen göster." Ovour sadece onun duyabileceği bir şekilde konuşuyor ama onları izleyen Ashley bu durumdan pek hoşlandığı söylenemezdi.


Tabi Ovour'a yaklaşan bir başkası olsaydı vereceği tepki daha farklı olabilirdi ama Roksi kampta Ovour'dan sonra en yakın olduğu kişiydi.


İkisinin konuşması sonlanınca ise Roksi oradan ayrıldı, bir süre sonra ise Eğitmen Arser'in sesi duyuldu.


"Bir anda önce toplanın ve son hazırlıkları yapın, çünkü bu kez Ovour'un takımı kaçıyor ve Ashley'in takımı ise kovalıyor." Dedi Eğitmen Arser.


Sonra da Ovour'un takımını gönderdi ve ardından da Ashley'in takımını gönderdi.


Böylece yine Eğitmen Arser ve Isabel baş başa kaldı.
......


Çok uzaklarda olmayan çürük bir çamın kovuğuna saklanan Ovour çevresinde olup bitenleri dinlemeye çalışıyordu ama bu durum onu çok tuhaf bir duyguya sokuyordu.


"Görmesem bile orada var olduğunu bilmek ve onu hissetmek; sanırım Eğitmen Isabel'in kastettiği buydu. Fakat doğru olmayan bir şey var." Dedi ve ekledi. "Neden saklanıyorum ki?" Diye sordu kendine ama mantıklı bir cevap alamayınca ise kovuğu terk etme kararı aldı.


"Hehe.. Bakalım beni yakalayacak şanslı kişi kim?"


O artık sakladığı yerden çıkmış ve bir süredir onu kovalayan kişileri atlatmak için ağaçların kökleri arasında bir oraya atlıyor yada bir buraya giriyordu ama hiçbiri ona dokunmayı başarmıştı.


Şu anda peşinde Lilly, Duena ve Erik vardı fakat bazen şansını denemek için üzerine atlayan birkaç kişide mevcuttu.


"Kaçmada mücadele et." Dedi Erik ama bu sözler onu hiç etkilememişti.


"Bu şekilde daha fazla devam edemez, onu yakalamak için bir şansımız var."


"Fakat bizde bu şekilde devam edemeyiz." Dedi nefes nefese kalan Duena.


Ovour ise botları ile toprakta belirgin izler bırakarak ilerliyor ve peşindekileri atlatmaya çalışıyordu. Fakat daha fazla bu şekilde devam edemeyeceği için biraz yavaşladı ve bunu fırsat gören Erik ise daha da hızlandı.


Erik artık Ovour'un birkaç adım gerisinden geliyor ve onu üzerine atlamak için fırsat kolluyordu. Ovour ise biraz daha yavaşlar gibi olurken anında durdu sağ ayağını kaldırdı.


Erik ise durmak istese bile artık çok geçti ve tam da Ovour'un umduğu gibi sağ ayağı ile Erik'in buluşması sonucunda onu kovalayan 2 kişi kalmıştı ama burada durmayarak Sarsılmaz Yumruk Tekniği ile ona en yakın kişiye yani Lilly'e saldırdı.


Fakat Erik'in aksine hazırlıklı olan Lilly onu karşılamak için beklerken o ise kıvrak bir yılan gibi Lilly'i atlatıp hemen ardından gelen Duena'nın göğüsüne yumruk attı.


Muştalı eldiven ile göğüs zırhının çarpışması ses ve kıvılcımlar yaratırken, Duena ise geri düşmüş ve kesik kesik nefesler alıyordu.


Fakat onlara dikkat etmeyen Ovour kalın gövdeli çam ağaçların arasında gözden kayboldu.
......


Şimdi ise güvenli bir yere saklanıp dinlenmeye başlamış ve titreyen bacaklarına masaj uyguluyordu.


"İlk kez bir tekniği bu kadar uzun kullanıyorum ve sonucu da hiç tatmin edici değil." Dedi ve ardından boyutsal yüzüğünden çıkardığı mataradan su içmeye başladı.


"Ehhh...Bu iyi geldi ama burada çok duramam! Belki de gizlice beni takip eden birileri vardır."


Bu düşüncesi ile temkinli davranan Ovour kendini çok belli etmeden etrafına göz gezdirdi. "Humpf... Ötelerden sesler geliyor ama buralar çok sessiz gibi..." Bir süre daha bakındıktan sonra farklı bir yönden koşmaya devam etti ve mümkün olduğu kadar kulaklarına gelen seslerden uzak durmaya çalıştı.


Ama bir ses onu durdurmaya yetti.


"Ovour neden bana bir fırsat tanımıyorsun?" Bu gür sesin sahibi ise Kaliam'dı ve şu an göz göze geldiler.


"Kaliam, başka birine sözüm olduğunu söylesem."


"Ashley için endişe etmene gerek yok o buradan bir hayli uzakta olmalı. Şimdi yakalanmak için hazırlanan." Diyerek ona atıldı Kaliam.


"Başka şansım yok gibi, üzgünüm Roksi."






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46906 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr