Bölüm 89

Parça 1

Sona kalan olmak, birinci olmak, lider olmak ya da ayakta kalan son kişi olmak hepsi temelde aynı anlamları taşır şimdi ki durumu anlatmak içinse

bunlardan birini kullanamayız çünkü şu an ne kazanan ne de ayakta kalan biri var iki savaşçı da yerdedir ikisi de bitkin ve güçsüz düşmüştür peki

bu bir beraberlik mi? Hayır değil çünkü ikisi de henüz pes etmiş değil ikisi de henüz son nefesini vermiş değil bu final onlar için daha yeni başlamıştı.

Kazeru:(Her tarafım acıyor, durumumun tek iyi yanı biraz yatabiliyor olmam sanırım)

Rias:(Güçlerimiz denk geldi bunu beklemiyordum onun büyü gücünün kısa sürede bu kadar gelişmesi normal değil ya da hep böyle miydi ki?)

Kazeru:(Daha fazla tembellik yapamam ayağa kalkmalıyım)

Rias:(Yeter bu kadar ayağa kalkmalıyım)

Kazeru:(Daha bitmedi)

Rias:(Daha yeni başlıyor)

Kazeru:(Ben)

Rias:(Ben)

Kazeru:(Rias'ı yeneceğim!!!)

Rias:(Kazeru'yu yeneceğim!!!)

İkisi de tüm güçlerini kullanıp ayağa kalktılar nefes nefeseydiler, aslında ayağa kalkmaları bile başlı başına büyük bir başarıydı çünkü neredeyse bütün büyü güçlerini kullandıktan sonra bile

devam edecek güçleri vardı. İkisi de eğilip yerden kılıçlarını aldı tekrar doğrulması ikisi içinde zor olmuştu.

Rias beyaz kaplan tekniğini kullanmak için duruşunu aldı nefes alıp vermesini düzenli hale getirdi ve tamamen konsantre oldu.

Kazeru:(O, hala bu tekniği yapabiliyor mu? Eğer öyleyse ne yapmalıyım?)

Kılıç:(Kesinlikle o tekniği hala kullanabiliyor, bu yüzden bir şansın kalmadığını düşünüyorum geriye cesaretinden ve azminden başka bir şey kalmadı, ilk defa gerçek anlamda sınırındasın Kazeru Yuuma

şu an gelebileceğin en uç noktaya geldin yine de kaybediyorsun işte bu kimsenin değiştiremeyeceği gerçeklik, hayallerin ve umutların son bulduğu yer)

Kazeru:'ahahahahahhahahahahahahahahahahahaahh'

Rias:'Ne oldu yorgunluktan kafayı mı yedin?'

Kazeru:'Hayır, sadece kılıcım komik bir şey söyledi o farkında değil ama bana seni yenebilmem için büyük bir taktik verdi.'

Rias:'Peki, gel de şu dövüşü bitirelim'

Kazeru yerden hançerini aldı.

Kazeru:'Rias gerçeklik acaba düşündüğümüz kadar gerçek midir?'

Rias:'Ne demek istediğini anlamıyorum.'

Kazeru:'Peki duyularımızla algıladığımız her şey gerçek midir?'

Rias:'Elbette'

Kazeru:'O zaman illüzyon da duyularımızın büyü tarafından etkilenmesidir peki ya bir illüzyon gerçek olabilir mi?'

Rias:'Hayır'

Kazeru:'Bence bir illüzyonu herkes gerçek kabul ederse illüzyon gerçekten gerçek olanın yerine geçer ve artık gerçek olan sahteyken illüzyon olan gerçek olmuş olur

örnek olarak insanların bir çok farklı yaratıcıya inanması gibi hangisi gerçek ki bence sadece bir tanesi ama hangisi?'

Rias:'Şu an Alya'dan bile daha kafa karıştırıcı biri oldun'

Kazeru:'Anlamana gerek yok, açıkçası anlamanı beklemiyordum zaten bende çok anlamıyorum ama burada ki asıl konu gerçeklik algısı bu algı senin kaybetme nedenin olacak'

Rias:'Kaybetmeyeceğim'

Kazeru:'Kaybedeceksin hem de basit bir hamle karşısında'

Rias:'Konuşmayı keste saldır'(dikkatli olmalıyım hala biraz büyü gücü var)

Kazeru fark etmese de garip bir şekilde gözlerinin rengi koyu bir yeşile bürünmüştü. İlginç bir değişiklikti peki ama nedeni neydi?

Kazeru ileri yavaş bir adım attı, Rias o kadar konsantredir ki bu adımı bile oldukça ayrıntılı bir şekilde görüyordu. Kazeru ani bir hareketle gerildi ve kılıcını Rias'a doğru fırlattı. Bu şaşırtıcı bir hamleydi ama Rias sakindi.

Rias çevik bir hareketle yana doğru adım atarak kılıçtan sıyrıldı ama beklemediği şey kılıçtan sıyrıldıktan sonra Kazeru'nun kılıcın

yanında belirmesiydi.

Rias:(Işınlandı, her şeyini bu saldırıya oynadı hançerini henüz kullanmadı eğer buna dikkat edersem zafer benim)

Kazeru geriye kalan gücüyle kılıcını savurdu, Rias bu saldırıya saldırı ile cevap verdi ve pençe saldırısını kullandı, kılıçlar çarpıştığında Rias bütün gücüyle yüklendi çünkü

ona başka bir hamle için fırsat vermemeliydi ve birden Kazeru gözlerinin önünden kayboldu, gözünün önünde kalan tek şey Kazeru'nun ışınlanırken

arkasında bıraktığı yere düşmeye başlayan kılıcı ve ona büyü ile bağlanmış hançeriydi. Rias asıl gerçeği fark etmişti ama artık çok geçti Kazeru arkasından onu yaklaşıp

Rias'ın boynunu sağ kolunun arasına almıştı sol kolu ile de destekliyordu.

Kazeru:'(kulağına fısıldar) Gerçeklik algısı yüzünden kaybedeceğini söylemiştim, bitti Rias ben kazandım artık bırakabilirsin'

Rias artık daha fazla şansı olmadığını biliyordu ve direnmeyi bıraktı hemen ardından bayılmıştı ve her şeyin sonunda ayakta kalan aynı zamanda kazanan kişi

Kazeru Yuuma olmuştu...

Parça 2

Melia sevinçten zıplamaya başlamıştı.

Melia:'Kazandık, ahahahah gerçekten kazandık '

Reiko:'Kazandıkkkkkkkkk'

Reiko'da Melia'ya sarılıp zıplarken ona eşlik ediyordu.

Olivya:'Her seferinde beni şaşırtıyor'

Olivya havasını hiç bozmamıştı amam içten içe seviniyordu.

Felina:'Sonunda bitti, çok uzun bir turnuva oldu sıkılmaya başlamıştım ama sonunda beni mutlu ettiği için bir sıkıntım yok.'

(Bu sırada tribünün farklı yerlerinde)

Reynold:'Final için geldiğime değmiş, muazzamdı.'

Vinilia:'Beni yanıltmadın Yuuma, kazanacağını biliyordum ama gelip görmek istedim ve geldiğime değdi'

Vel:(coşku ile bağırır)'Kazanan Kazeru Yuuma ve Takımı'

İzleyiciler Kazeru,Kazeru diye bağırmaya başlamışlardı.

Kazeru:'Bu sesler, anladım bana tezahürat ediyorlar bu güzel hissettiriyor hem de çok'

Kazeru tribünlere bakıp yumruğunu havaya kaldırdı ve hemen yumruğunun üstünde kalan büyü gücüyle yemyeşil bir karga oluşturdu.

Tribünlerde yankılanan Kazeru sesleri yerini Yeşil Karga'ya bırakmıştı ve Yeşil Karga'nın ismi bu turnuvayla beraber Meravir'in her yerinde yavaş da bilinmeye başlayacaktı.

Uzun süren tezahüratların ardından yorgun ve yaralı Kazeru, arkadaşı Reiko tarafından tedavi edildi ve yarın olacak Ödül törenine kadar dinlenmesi için evine çekildi.

Rias'ın kötü bir yarası yoktu bu yüzden dinlenmesi için eve götürüldü.

Parça 3

Aradan geçen birkaç saatin sonunda Rias kendine gelip gözlerini açtığın da tanıdığı birinin sesiyle irkildi.

Olivya:'Günaydın Rias, uzun zaman oldu.'

Rias şaşkınlıktan bir şey söyleyemiyordu.

Olivya:'Hadi bir şey söyle'

Rias sonunda sakinliğini geri kazanıp karşılık verir.

Rias:'Abla'

Olivya:'Evet ablanım, iyisin öyle değil mi?'

Rias:'Evet iyiyim, peki sen neden buradasın?'

Olivya:'Seni merak ettim hem de seninle konuşmam gereken bir konu vardı.'

Rias:'Ben iyiyim yani konuşmak istediğin konuyu konuşalım ve beni yalnız bırak daha önce yaptığın gibi'

Rias'ın sözleriyle bakışları imalı ve sertti.

Olivya üzgün bir şekil de gülümsedi.

Olivya:'Haklısın daha önce böyle bir şey yaptım, kaçıp gitmiştim.'

Rias sinirlenmeye başlamıştı.

Rias:'Eğer konuşmak istediğin konu buysa çek git buradan'

Olivya:'Rias, kaçıp gittiğim için özür dilerim'

Rias:(bağırır)'Özür dileme kimse senden özrünü istemedi!!! (gözlerinden yaşlar akmaya başlar) sakın özür dileme beni bunca süre yalnız bıraktıktan sonra

şimdi gelip benden özür dileme bu hiç bir şeyi değiştirmeyecek yaptığın şey affedilemez'

Rias'ın gözleri öfke ve acıyla kaplıydı.

Olivya:'Biliyorum, o zaman bütün olanlar bana ağır gelmişti baskıyı kaldıramadım ve kaçtım çünkü o kadar sorumluluğu alamayacağımı düşündüm

klan lideri olmak benim için fazlaydı'

Rias:(bağırmaya devam eder)'Umurumda olduğunu mu sanıyorsun? O zamanlar seni rakibim olarak görmeye başlamıştım bu yüzden sana meydan okuyordum bu şekilde hem senin hem de kendimin gelişimine

büyük bir katkı sağlayacağımı düşünmüştüm, ben senin gibi bencil biri değildim ikimizi de düşünüyordum sen ise sadece kendini'

Olivya:'O zamanlar bu durumu yanlış algılamıştım ve korktum bu yüzden kurtulmak istedim'

Rias'ın öfkesi yerini derin bir hüzne bırakıyordu.

Rias:'Ben her şeyi anlıyorum ama tek bir şeyi sadece tek bir şeyi anlayamıyorum neden, söylesene neden beni de yanında götürmedin?'

Olivya donup kalmıştı gözlerini kaçırmak istedi ama yapamazdı çünkü bu onun son şansıydı.

Olivya:'Ben, ben, ben ne diyeceğimi bilemiyorum ben aptalın tekiyim sanırım tek söyleye bileceğim bu, ayrıca daha fazla kaçmayacağım seninle beraber geri döneceğim

ve her şeyi olabildiğince telafi edeceğim bundan sonra senin yanında olacağım sen istesen de istemesen de daima yanında olacağım.'

Rias Olivya'nın yani ablasının ne kadar kararlı ve içten konuştuğunu anlıyordu bunca zamandır beslediği öfkesi sadece birkaç kelime ile parçalara ayrılıyordu her ne kadar ondan nefret ediyor gibi gözükse de aslında bu nefret sevginin sınırında olan bir nefretti ve sadece birkaç kelimeyle bu sınırı geçmişti.

Rias:(Daha fazla ağlamaya başlar)'Abla (yanı başında oturan ablası sarılır)'

İki kardeş sonunda aralarında buzları kırmışa benziyorlardı şimdi onları biraz yalnız bırakalım Kazeru dinlenirken gerçekleşen bir konuşmaya geçelim.

Reiko:'Usta aklıma takılan bir konu var Kazeru nasıl ışık büyüsü kullanabildi'

Melia:'Bu onun için normal bir durum onun büyüsü buna elverişli bir büyü'

Reiko:'Bunca zaman neden ona bir şey söylemedin ki? O büyüsünü farklı biliyordu'

Melia:'Ona büyüsünün tanımını ilk yaptığım zaman söylemiştim aslında ama fark edemedi gerçi fark etmemesi daha iyiydi çünkü daha büyü ile yeni tanışmışken

bu tarz bir büyüyü yönlendirmek imkansız olurdu yani beni anlamadığı için büyüsünü oldukça basit büyülerle kısıtladı oysa sahip olduğu büyü bu dünyada ki

en karmaşık büyü türlerinden biri tabi bu onu çok güçlü yapmıyor ama çok güçlü olma potansiyeli veriyor ki bu yüzden bu turnuvaya çağırıldı.'

Reiko:'Oldukça bilgilendirici bir cevaptı, teşekkürler usta'

Melia:'Reiko sana bir şey sormak istiyorum buradan ayrıldıktan sonra yapmam gereken bazı önemli işler var ve uzun sürecekler benimle gelip bana yardım eder misin?'

Reiko:'Elbette'

Melia:'Çok sevindim, tek başıma etrafta dolaşmayı sevmiyorum ayrıca sen yanım da olursan kendimi güven de hissederim, şimdi düşündüm de madem beraber gidiyoruz

bir terziye uğrayıp sana cadı takımı yaptırmalıyız, düşünsene etrafta o şekilde dolaştığımızı oldukça havalı oluruz.'

Duyduklarından sonra Reiko'nun beyni tek bir şeye odaklandı bu sonuçtan nasıl kaçacağına.

Reiko:'Pek benim tarzım değil usta yapmasak daha iyi olur'

Melia:'Hmmmm her neyse yolda seni ikna ederim bir şekilde'

Reiko Melia'nın omuzlarından tutup adeta gözleriyle yalvarmaya başladı

Reiko:'Usta yapma lütfen'

Melia:'hahahaha'

Melia'nın yönlendirdiği bu konuşmadan sonra herkes yatıp dinlenmişti, sonuçta hepsi yorgundu hepsi emeklerinin karşılığını turnuvayı kazanarak almıştı

peki bu kadar kişi mutlu ve neşeliyken sadece bir tanemi kazanan olduğu söylenebilir? ...

Devam Edecek