Zümrüt ailesinin bulunduğu vip salondan daha fazla ses çıkmadı bu şekilde müzayede devam etti ve sonunda Harang'ın verdiği reçete sahneye çıkarıldı.
"Evet değerli misafirlerimiz bugünün son ve en değerli ürünü olan Ruh Düzenleme Hapı reçetesini Sillian Müzayede Evi olarak sizlere sunmaktan onur duyuyoruz, müzayedeye başlarken bu sefer değişik bir metot kullanacağımızı sizlere söylemiştik bu ürün hangi aileye yada eczacı birliğine satılırsa satılsın sadece bir kişinin öğrenmesine izin verilecek ürünü teslim etmeden önce kan yemini etmesi gerekli alan kişinin, başlangıç fiyatı 500.000 Mor Kristal tekliflerinizi alabiliriz. "
İnsanları şaşırtan şey sadece başlangıç fiyatı değil ayrıca bir kişinin öğrenmesi ile sınırlandırılmış olmasıydı bir süre geçmesine rağmen kimse teklif vermemişti aslında vermek isteyen aileler vardı ama diğer ailelerin başlamalarını bekliyorlardı, herkes birbirini beklerken Zümrüt ailesinin vip salonunda kendi aralarında konuşmalar gerçekleşiyordu.
"Bize kafa tutan kişiler aldıkları ürüne çok fazla mor kristal ödediler bakalım bu seferde bize kafa tutabilecekler mi?"
"Evet görmek istiyorum ve bu tarifi kendi ailemize almamız gerekli bir kişi bile üretse hap piyasasında öne geçmemiz için güzel bir avantaj olacaktır."
Zümrüt ailesinin tarafında bulunanlar bir süre aralarında konuştuktan teklif vermek için söze girdiler.
"550.000 Mor Kristal!"
Teklifi verdiklerinde sunucu tam teklifi herkese duyuracağı sırada bir ses duyuldu.
"Ruh Düzenleme Hapı tarifini kesinlikle Zümrüt ailesine satılmasına izin vermiyoruz lütfen tekliflerini geçersiz kılın!"
Bu ses duyulduğunda herkesin başında şimşekler çakmıştı çünkü ses biraz önce Zümrüt ailesine kafa tutan vip salonundan gelmişti, Zümrüt aileside ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı ve sunucunun ne söyleyeceğini pür dikkat dinlemeye koyuldular herkes gibi.
"Hap reçetesinin sahibi oldukları için onlar izin vermediği sürece Zümrüt ailesine satışı yapamayız üzülerek duyurmak isteriz ki bizimle bir ilgisi yoktur, malesef teklifiniz geçersizdir."
Sunucunun duyurusundan sonra herkes kendi aralarında konuşmaya başladı, Zümrüt ailesinin salonunda ise gergin anlar yaşanıyordu hem Dokuz Gökyüzü Nilüferini kaptırmışlar hemde o ürün başında dalaştıkları için şimdi satışa sunulan reçeteye teklif sunamıyorlar dı.
Duyurudan sonra ortamın sessizliğini bozan ses Zümrüt ailesinin tarafından geldi.
"Bu ürüne teklif sunmamıza neden izin vermiyorsunuz?"
"Ürün bize ait ve kimin teklif sunup sunamayacağına da karar verebiliriz ve sizin vermenizi istemiyoruz çok bilmek istiyorsanız söyleyeyim sadece zevkimin kahyası öyle istediği için istemiyorum."
Bu konuşma gerçekleştikten sonra Zümrüt ailesi tarafında bulunan insanların saçları karıncalaşmaya başladı sinirden delirmek üzereydiler bu dakikadan sonra yapabilecekleri birşey kalmamıştı ve ürünü almaları imkansız hale geldiği için bu müzayede'de daha fazla durmalarına gerek yoktu, kısa süre sonra Zümrüt ailesinin bulunması gereken vip salonu tamamen boşalmıştı.
Gergin dakikalar geçtikten sonra reçeteye teklifler gelmeye başladı, en son teklifi veren Eczacılar Birliği oldu ve 1.670.000 Mor Kristal karşılığında reçetenin üretim haklarını satın aldılar.
Müzayede sonlandıktan sonra Harang ve Crow değerlendirme uzmanı ile ürünlerin teslim edildiği yere giderek reçete için ödenmiş olan 1.670.000 Mor Kristalin %25'lik kısmı olan 417.500 Mor Kristali Müzayede Evine verip aldıkları Dokuz Gökyüzü Nilüferi 'nin 500.000 Mor Kristal olan fiyatını' da verdikten sonra kendilerine kalan 752.500 Mor Kristal' i teslim aldılar, daha sonra köşede satın aldığı Ruh Düzenleme Hapı reçetesinin teslim edilmesini bekleyen adama doğru ilerlemeye başladılar.
"Merhaba efendim, sanırım Ruh Düzenleme Hapı' nın reçetesini siz satın Almıştın değil mi?"
Adam gelen kişilerin kendi işlemlerini gerçekleştirmeye geldiğini anladığında mutlu bir şekilde konuşmaya başladı.
"Evet satın alan kişi bendim kendimi tanıtmama izin verin lütfen ben Eczacılar Birliğinden elder Rainbow, bu kadar değerli bir reçeteyi satan kişi ile tanışmak isterim isminizi söylemenizde sakınca yoktur umarım."
Harang adamın samimi ve kibirli olmayan tavrını gördükten sonra direk kendisi söze girmek istedi.
"Sizinle tanıştığımıza biz de memnun olduk elder Rainbow, benim adım Harang bu reçeteyi satan kişi benim umarım müzayede de söylediğimiz gibi kurallara uymaya özen gösterirsiniz reçeteyi size teslim etmeden önce kan yemini ettirmem lazım hazırmısınız acaba? "
Rainbow konuşmadan önce boğazını temizledi ve söze girdi.
"Hazırım tabiki bu koşulları kabul etmeyecek olsam müzayede sırasında teklif vermezdim, başlayalım lütfen."
Harang adamın onayladığını teyit ettikten sonra parmağını ufak küçük bir şekilde yararak akan kanı adamın alnına damlattı ve anlaşılması güç olan kelimeleri ağzında mırıldanarak söylemeye başladı, kısa süre sonra adamın alnına damlayan kan ortadan kayboldu ve yerini kırmızı parlak bir ışığa bıraktı o ışıkta kısa bir süre sonra ortadan kayboldu ve adamın alnı eski haline döndü.
İşlemin bittiğini gören değerlendirme uzmanı konuşmaya başladı.
"İşlem bittiğine göre bu reçeteyi size vermek isterim buradan ayrılmadan önce zihninize kopyalayın daha sonra reçeteyi ortadan kaldıracağız."
Adam reçeteyi çok büyük bir hazine edası ile teslim alarak bir süre inceledikten sonra geri teslim etti reçeteyi alan Harang elinde tutarken reçete alev alarak küle dönüştü ve ortadan kayboldu.
Harang daha sonra Eczacılar Birliğinden gelen elder Rainbow' a dönerek konuşmaya başladı.
"Sizin Eczacılar Birliğinden olduğunuzu duydum acaba kullanabilmem için hap üretim odası ayarlama şansınız olabilir mi?"
Rainbow karşısında duran genç delikanlının bu yaşta hap üreteceğini duyduğunda gözlerini sık kırpmaya başladı.
"Hapı siz mi üreteceksiniz acaba?"
"Evet kendi gelişimim için bir hap üretmem gerekiyor yardımcı olma şansınız var mı acaba?"
"Tabi, tabiki de yardımcı olabilirim buyrun beni takip edin birliğe vardığımızda senin için bir oda ayarlayabilirim, acaba hangi hapı üreteceksiniz?"
"Maalesef söylesem bile bu hapı sizin bileceğinizi zannetmiyorum Ruh Düzenleme Hapı gibi ama daha güçlü bir hap."
Harang' ın yeni öğrendiği reçeteden daha güçlü bir hap üreteceğini duyan adam bir hayli şaşırmadan edemedi kendisi bile bu reçetede bulunan hapı üretip üretemeyeceği konusunda kararsız bir vaziyetteydi.
"Daha fazla kurcalamak istemiyorum buyrun beni takip edin lütfen."
Harang' ın aklında ki hap müzayededen yeni aldığı Dokuz Gökyüzü Nilüferi'nin katılması ile üretilebilen bir haptı Dokuz Değişim Hapı kullanım amacı ise gelişim yolunda ilerleyen kişilerin chi denizinin dengelemesinde yardımcı olmak ve chi denizinin daha saf hale gelmesini sağlamak ama tabiki tarifi Ruh Düzenleme Hapı gibi karanlık çağda kaybolmuştu.
"Önden buyrun."
Harang yolu açarak eliyle işaret etti ve yolu göstermesi için izin verdi.
Müzayede sonrası kıtalarına şehirlerine ve kabilelerine dönen insanlardan dolayı şehrin sokakları tıka basa insanla dolu olduğu için ilerlemeleri zorlaşmıştı, Harang ve ekip şehrin sokaklarında ilerlerken ihtişamlı bir yaratığın üzerinde bulunan minyatür bir ev büyüklüğünde ki yapının içerisinde Zümrüt ailesinin başı ve oğulları beklemektedi kısa süre sonra kapı açıldı ve simsiyah kıyafetler giyinmiş bir adam içeriye girdi.
"Efendim size kafa tutan kişiler biraz önce Eczacılar Birliğinden elder Rainbow ile birlikte ayrıldılar ilerledikleri yöne bakacak olursak gittikleri yer birlik olarak gözüküyor ne yapmamızı istersiniz?"
"Onları tenha bir araya çekip sıkıştırın daha sonra gelmemizi bekleyin."
"Emriniz olur efendim."
Siyahlar içerisinde bulunan adam geldiği gibi sessiz bir şekilde ayrıldı.
Harang ve ekip yolda ilerlemeye devam ederken siyahlar içerisinde olan adam usta Rainbow' u kolundan tutarak tenha bir köşeye çekmeye başladı, Harang ve Crow bu işin içerisinde Zümrüt ailesinin olduğunu anladıkları için ses çıkartmadan elder Rainbow' u çeken adamı tenha bir köşeye kadar takip ettiler ve beklemeye başladılar kısa süre sonra ihtişamlı bir canavar oraya geldi ve üzerinde bulunan yapıdan mavi mor pelerin giyen ak sakallı yüzündeki kırışıklıklardan yaşlı olduğu belli olan bir adam indi bu kişi Zümrüt ailesini yöneten kişi Long Lang' tan başkası değildi.
"Müzayede sırasında bize kafa tutmakta ve bizi engellemekte güzel iş başardınız sizi tebrik ederim ama bu zamanın geleceğini akıl edemediniz sanırım şimdi aramızda salonlar yok ve ortalıkta benim sizi öldürmeme engel olacak kişilerde yok!"
Adamın konuşmasından sonra söze dalan kişi Harang olmuştu.
"Siz olayı yanlış algıladınız sanırım, size yönelttiğim öldürme niyeti sizi korkutmak için değildi o olayın altında yatan niyet sizi gözüme bile sokmuyorum eğer bizimle uğraşırsanız öldürmekten çekinmem demek istemem di, ama görünüşe göre sen bunu anlamışa benzemiyorsun göstermeme izin ver. "
Harang yerinden bir adım bile hareket etmeden kimsenin karşısında duramayacağı kadar baskın bir öldürme niyetini Long Lang' a yöneltti, adam bunu hissettiğinde çok geç olmuştu yerinden bile kıpırdayamadan dizlerinin üzerine çöktü ve ağzından yere kan akmaya başladı bir süre sonra akan kan siyaha dönüştü ve ağzından kanla karışık bir şekilde mide asidi gelmeye başladı, baskıyı daha fazla uygulamayan Harang geri çekerek adamın yanına geldi, eğilerek ensesinden tuttu ve kafasını kaldırarak adamın kendisini görebileceği bir konuma soktu daha sonra konuşmaya başladı.
"Seni burada öldürmeme engel olabilecek kimse yok emin olabilirsin, ama bilmeni isterim ki benim öldürme şeklim kimseninkine benzemez önce karnını yararak bağırsaklarını parçalarım daha sonra yavaş ama acılı bir şekilde diğer organlarını sökmeye başlarım bunları yaparken kalbin hala atmaya devam eder ve eğer ki işlemlerin sonunda hala hayatta olursan gözlerin ile kendi kalbinin yerinden sökülüşünü izledikten sonra ölürsün! "
Adam Harang konuşmaya devam ettikçe vücudu titremeye başladı anlatılanları yaşamışçasına korkulu gözlerle bakıyordu karşısında duran gence bir süre sonra daha fazla dayanamadı ve Harang'ın da kendisini bırakması ile yere kapaklandı.
Adam yere düşerek bayıldıktan sonra Harang onları bu tenha yere çeken adama döndü aynı adamın kıyafetlerini giyen üç kişi vardı karşısında.
"Bu adamı bugünlük öldürmüyorum ama sizi de hayatta bırakacağım anlamına gelmiyor değil mi bu."
Karşılarında duran çocuğun sözlerini duyan adamlar kaçmak için harekete geçtiklerinde Crow durduğu yerde elini yukarıdan aşağıya doğru bastırdığı anda üç adamda aynı anda dizlerinin üzerine çökerek Harang'ın karşısında kalakaldılar.
"Lütfen öldürme bizi! Sadece emirleri uyguluyorduk."
"Evet, evet sadece emirleri uygulamak için çalışıyoruz."
"Eğer canımı bağışlarsan senin için çalışabilirim!"
Harang karşısında duran kişilere ikinci kez bakmadan konuştu.
"Sizin gibi insanlar bu hayatta sadece emirleri uygular emir veren asla olamazlar bu yüzden değeriniz yok!"
Cümlesi bittiği anda üç adamında kafaları patlayarak beyinleri etrafa saçıldı ama hiçbir leke Harang ve ekibinin üzerine gelmedi, Harang daha sonra Eldere dönerek konuştu.
"Elder Rainbow umarım bu manzara karşısında gözünüze kötü gözükmemişizdir, bu gibi durumlar gelişim yolunda her zaman olabiliyor sizde bilirsiniz."
"Bir sakınca yok zaten durum bu raddeye gelmeseydi aynı şeyleri bize yapacaklardı, hadi biz yolumuza devam edelim."
Crow elder Rainbow' un dediklerini duyduğunda içten içe gülmeye başladı.
'Aynı şeyleri bize mi yapacaklardı hahahaa daha kimlerle uğraştıklarını bile bilmiyorlar.'
Grup olay yerinde daha fazla durmadı ve elder Rainbow' u takip ederek Eczacılar Birliğine doğru ilerlemeye başladılar, kalabalığından etkisiyle kısa sürede varılacak olan yere uzun sayılabilecek bir zaman zarfında vardılar, şu anda karşılarında iki katlı, girişinde gözlerinde gözlük ve elinde büyük kalın bir kitap tutan insan boyutunun on katı büyüklükte bir heykel bulunan, giriş kapısına giden yolun heykelin iki tarafından geçtiği merdivenler olan muazzam bir yapı vardı.
"Buyrun birliğimizin girişi burası lütfen içeriye girelim yaşadığımız olaylardan sonra size bir şeyler ikram edeyim daha sonra Harang için bir hap üretim odası ayarlayayım."
Elder Rainbow gruba öncülük ederek Eczacılar Birliğine girmelerini sağladı.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..